Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık, Armağan Çağlayan’ın gündeme ve özel hayatına ilişkin sorularını yanıtladı. Başkan Çalık, “Pişman olduğum hiçbir kararın altına bugüne kadar imza atmadım. Vicdanımın ve ahlakımın kabul etmeyeceği kararları almadım. Bugüne kadar da kamunun hakkına girmedim. Ben Beylikdüzü’nde yaşayan 413 bin insanın hakkını kullanıyorum. O hakla Beylikdüzü’ne hizmet ediyorum. Mesele oy almak, almamak meselesi değil, mesele vatandaşa hizmet etme meselesidir. Vatandaş değerlendirmesini mutlaka yapacaktır” diye konuştu.
Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık, Armağan Çağlayan’ın Gör Beni isimli programına katılarak siyasete atılma süreci, Beylikdüzü Belediye Başkanı olması, hayata geçirdiği vizyoner projeler ve özel hayatına ilişkin soruları yanıtladı. Programda Beylikdüzü Belediye Başkanı olmasına uzanan süreci anlatan Başkan Çalık, “Kendimi siyasi bir insan olarak görmüyordum. Ekrem Bey 2014 yılında seçimi kazandığında şunu söyledi: ‘Hep şikayetlenen taraftaydın. Gel bu sefer bu tarafta ol’. Sonrasında Teknik Koordinatörlük görevini kabul ettim. Ekrem Başkan, İBB Başkanlığına aday olunca da bana teklifte bulundu. Son gün bir konuşma yaptık kendisiyle. Beni ikna etti ve bu sürece girdik” ifadelerini kullandı. Beylikdüzü’nün vizyoner projelerle anıldığını hatırlatan Başkan Çalık, “Beylikdüzü’nün avantajları var. Beylikdüzü’nde yaşamaya başlasanız emin olun kopamazsınız. Beylikdüzü’nün farklı bir enerjisi var. Tabii Ekrem başkanın bunda katkısı çok büyük. Vizyoner işleri bu kentin önüne koydu. Çok güzel projeler hayata geçirdik; Yaşam Vadisi mesela. Yaşam Vadisi daha sonra aslında tüm Türkiye’ye rol model oldu. Millet Bahçeleri’nin çıkışı aslında Beylikdüzü’ne dayanır. Keşke vatandaşa hizmet de yarışsak, yeni projeler ortaya konulsa. Vatandaşın beklentisi de bu aslında” dedi.
İstanbul Teknik Üniversitesi Şehir ve Bölge Planlama mezunu olduğunu ifade eden Başkan Çalık, “İstanbul’un da aslında ilk kez bir şehir plancısı başkanı var. İlk kez test ediyor. Şehir plancılığı mesleği belediyelerle çok içli dışlı. Ben bugüne kadar hep belediyelerle çalıştım. Özel sektörde çalıştım, şehir plancıları odasında yöneticilik de yaptım ama ilk kez hayalimin içerisinde yaşıyorum. Bir şehir plancısının en büyük hayali bir kenti yönetmektir. Ben 1999 yılında Beylikdüzü ile tanıştım. Bu kentin planlarını yaptım, plan müellifiyim. Bu da çok enderdir diye düşünüyorum. Planlamasını yaptığım bir kenti yönetiyorum şu anda” diye konuştu.
Siyasetçi olmanın sorumluluğunun yanı sıra ailesine karşı olan sorumluluğuna da dikkat ettiğini ifade eden Başkan Çalık, “Ailemize olan sorumluluğumuzu da taşımamız lazım. Ben işim bittiğinde asla dışarıda vakit geçirmem. İşi bitirmeyen bizleriz, işler bitmese de hayat devam ediyor. Nihayetinde yarına çıkacağımızın garantisi yok. Onun için dengeli bir hayat sürmeye gayret ediyorum. Çocuklarımla da maksimum düzeyde vakit geçirmeye çalışıyorum. Ancak bu işi de bir seferberlik görev emri olarak görüyorum. Çünkü ideallerim var. Değişmesini istediğin bir düzen var. Yerel yönetimlere dair mücadele ediyorum. Örnek olmak için mücadele ediyorum ve şehir plancısı mesleğini yapan bir kişi olarak başarılı olmak istiyorum. Kentlerimizin durumu ortada. Kentlerimizden mutlu muyum? Asla! Bir meslek insanı olarak mutlu değilim bir kere. Çok daha güzel çok daha organize olabilirdi. Mutluluğu planlayabilirdik” dedi.
Başkan Çalık, 6 Şubat’ta yaşanan depremler sonrası yaptıkları çalışmalarla ilgili bir soruyu “Depreme hazırlık aslında deprem olduktan sonra değil öncesinde yapılmalı. Biz çok ciddi bir hazırlık dönemi geçirdik. 6 Şubat’ta deprem oldu. İstanbul belediyeleri olarak Hatay’da görevlendirildik. Biz o kadar hazırlıklıydık ki, Hatay’ın İskenderun ilçesinde ilk günü enkazlara müdahale eden, ikinci günü de çadır kuran bir belediyeydik. 3 bin insanımızın yaşadığı bir çadır kent kurduk. İçinde 15 bin kişiye hizmet eden bir yemekhane kurduk. Çocukları asla unutmadık ve onlar için oyun alanları kurup kütüphane, tiyatro aklınıza ne geliyorsa hazırladık. Çünkü çocuklar deyince benim için akan sular durur. Bu deprem şunu gösterdi ki, beton kalitesi kötü olup yıkılan bazı binalar 2000 yılı sonrası yapılmış. Dolayısıyla biz doğru bir sistem kurmak zorundayız. Güvenli konutlar yapmak zorundayız. Beton üretimi de mutlaka ama mutlaka devletin kontrolü ve denetiminde olmalı” şeklinde yanıtladı.
Beylikdüzü’nde kentsel dönüşüm konusunda önemli yol katettiklerini ifade eden Başkan Çalık, “Bayağı zorlandığımız bölgeler var, çünkü siyaset giriyor işin içine. Siyaset yapacağımız alan insan hayatı olmamalı. Bakın o kadar kötü binalar vardı ki, beton kalitesi 5 olmuş. Yani beton olma özelliğini kaybetmiş. Ben İBB yetkililerini o binanın bodrum katına soktuğumda teknik koordinatördüm. İmar Komisyonu başkanı bir arkadaşımız vardı. ‘Hemen çıkalım’ dedi. ‘Bir dakika’ dedim. Az önce dışarıda gördüğünüz çocuklar bu binalarda yaşıyor. Lütfen bu işe siyaset karıştırmayın” dedi. Afetlere hazırlık konusunda önemli projeleri hayata geçirdiklerini dile getiren Başkan Çalık, “Afetlere hazırlık meselesine çok kafa yorduk. Lojistik merkezi yaptık, Afet Koordinasyon Merkezi yaptık. Beylikdüzü Mutfak’ı yaptık. Şimdi de afet müdahale konteynırları yapıyoruz ki; Türkiye’de bir ilk olan bir proje bu” ifadelerini kullandı.
Başkan Çalık, 4 yılı aşkın Belediye başkanlığı süreciyle ilgili bir soruya ise “Pişman olduğum hiçbir kararın altına bugüne kadar imza atmadım. Vicdanımın ve ahlakımın kabul etmeyeceği kararları almadım. Bugüne kadar da kamunun hakkına girmedim. Ben Beylikdüzü’nde yaşayan 413 bin insanın hakkını kullanıyorum. O hakla Beylikdüzü’ne hizmet ediyorum. Onun da hakkını verme gayreti içindeyim. Mesele oy almak, almamak meselesi değil. Mesele vatandaşa hizmet etme meselesidir. Vatandaş değerlendirmesini mutlaka yapacaktır” yanıtını verdi.