Ekrem İmamoğlu’nun, Beylikdüzü’nde belediye başkanı olduğu dönem ‘namusum’ dediği konut projesinin çok sayıda vatandaşı mağdur ettiği ortaya çıktı. Proje bir yıl gecikmeli olarak 2019 sonunda teslim edildi. Ancak vatandaşlar, evlerine taşınınca farklı projeyle karşılaştı. Ayrıca taşeron şirketleri de proje sürecinde büyük sıkıntılar yaşadı. İflas edip yuvası dağılan Mukadder Bal adlı vatandaş “proje kabusumuz oldu” dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanlık koltuğunda oturan CHP’li Ekrem İmamoğlu’nun Beylikdüzü Belediye Başkanlığı döneminde “Bu proje benim namusumdur” diyerek hayata geçirdiği konut projesi daire sahiplerini perişan etti.
İmamoğlu’nun o dönem başkanı olduğu Beylikdüzü Belediyesi ve Beyaz ile Gül İnşaat şirketleri arasında 2016’da imzalanan protokolle, arsa karşılığı gelir paylaşımı karşılığında 17 bloktan oluşan bin 189 konut, 31 dükkanın yer aldığı 92 dönümlük arazide Vira İstanbul Projesi başlatıldı. Tanıtım broşürlerinde ‘Hemen tapu, hemen teslim’ sloganı yer alan projenin 2018’de bitirilmesi hedefleniyordu.
Birçok vatandaş, ev alabilmek için kredi çekip katalog ve maket üzerinden yüzlerce daire satın aldı. Proje bir yıl gecikmeli olarak 2019 sonunda teslim edildi. Ancak vatandaşlar, evlerine taşınınca farklı projeyle karşılaştı ve mağduriyet yaşadı. Projede olması gereken kapalı yüzme havuzu, futbol ve basketbol sahaları, kaykay pisti gibi alanların hiçbirinin yapılmadı. Daha da vahimi, Gecekondu Önleme Bölgesinde ve dere yatağında yükselen projeye ÇED raporu olmadan başlandığı ortaya çıktı. Ayrıca belediyeden alacağı olan şirketlerin tapuya şerh koyması nedeniyle siteye iskan alınamadı ve dairelerde oturanlar, elektrik, su ve doğalgaz faturalarını şantiye fiyatlarından ödemek zorunda bırakıldı. Birçok daire sahibi ve inşaatta taşeron olarak iş yapıp parasını alamayan şirketler hem belediyeye, hem inşaatı yapan müteahhit Ali Gül’e yüzlerce dava açtı.
‘İflas ettim, yuvam yıkıldı’
Belediye ile davalık olan taşeron şirketlerden birinin sahibi olan Mukadder Balkal, “Proje başladığında ben kendilerine, ‘Burası dere yatağı. ÇED raporu aldınız mı? Kaymalar oluyor. Jeoloji mühendisiyim. Bu işleri bilirim’ dedim. Onlar da bana, ‘Halledeceğiz’ dediler. Ancak hiçbir şey yapmadıkları gibi taşeronluk yaptığım inşaatta yaklaşık 7 milyon alacağım oluştu. Ekrem İmamoğlu ve Ali Gül benim yuvamı dağıttılar. Alacaklarımı tahsil edemeyince iflas ettim. Olaylar aile yaşantımı etkiledi. Kocam beni terk etti. Benim gibi bütün taşeronlar aynı durumda.
İntihar eden bile oldu
Bir arkadaşımız Başakşehir’de intihar etti. İmamoğlu hep ‘Bu proje benim namusumdur’ diye beyanatlar veriyordu. Şu anda ne daire sakinleri ne de bizler ona ulaşabiliyoruz. Projenin tanıtım broşüründe ve satış ofisinde, ‘Arazinin yüzde 70’i yeşil alan olacak’ dediler. Ancak bakıldığında yüzde 80’i beton yığınlarıyla doldu” diye konuştu.
Yaz günü 830 TL doğalgaz faturası
Projeden daire satın alan hak sahipleri projenin iskanı olmaması nedeniyle elektrik, doğalgaz ve su faturalarını şantiye fiyatından ödüyor. Sitenin yönetimini alan DAF Enerji Yönetimi adlı şirket, bir yıldır İGDAŞ ve İSKİ’nin bloklara gönderdiği faturaları neredeyse 5 katı üzerinden tahsil ediyor. 138 metrekare bir daireye ortalama yaz döneminde, yani haziran ayında 830 TL doğalgaz faturası kesildi. Kış döneminde bir daireye ortalama 2 bin – 2 bin 500 TL doğalgaz faturası geldiği belirtildi.