Küçükçekmece’de 5 yaşındaki çocuğa istismarda bulunduğu iddia edilen 18 yaşındaki Pakistan uyruklu Mohammad Vasıf hakkında ilk duruşmada karar çıktı. Mahkeme heyeti, sanık Mohammad Vasıf’ı “Çocuğun nitelikli cinsel istismarı” suçundan 20 yıl, “Cebir tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçundan da 9 yıl hapis cezasına çarptırdı. Sanık Mohammad Vasıf’a iyi hal indirimi de uygulanmadı.
Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada tutuklu sanık Mohammad Vasıf ile avukatı hazır bulundu. Mağdurun ailesinin yanı sıra, Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu ve İstanbul Barosu avukatları da duruşmaya katıldı. Duruşma savcısı eylemin niteliği, toplumsal ahlak kuralları gözetildiğinde duruşmanın gizli yapılmasını talep etti. Mahkeme heyeti de duruşmanın kapalı olarak yapılmasına karar verdi. Tercüman eşliğinde savunması sorulan Mohammad Vasıf “Ben kendimi savunmak istemiyorum. Susma hakkımı kullanmak istiyorum. Benim kullandığım herhangi bir ilaç veya ruhsal psikolojik bir sıkıntım yoktur” dedi.
AVUKATLAR SANIĞIN EN YÜKSEK HADDEN CEZALANDIRILMASINI TALEP ETTİ
Mağdurun annesi ve babası sanıktan şikayetçi olduklarını söyledi. Müştekilerin avukatı Eren Keskin de “Çocuğun kesin raporunun alınması demek çocuğun aynı travmalara maruz kalması anlamına geleceğinden yeniden rapor alınmasını talep etmiyoruz. Mevcut raporlar yeterlidir. Sanığın tutukluluk halinin devamına karar verilsin” ifadelerini kullandı. Söz alan diğer müşteki avukatları da suçun sanık tarafından işlendiğini belirterek, “Sanığın atılı suçlarla ilgili üst hadden cezalandırılmasını talep ediyoruz” ifadelerini kullandı.
SANIK 29 YIL HAPİS CEZASINA ÇARPTIRILDI
Son sözü sorulan sanık Mohammad Vasıf, “Yaşlı annem, babam ve kardeşim vardır. Benden başka gelirleri yok. Tahliyemi istiyorum” dedi. Davayı karara bağlayan mahkeme heyeti, sanık Mohammad Vasıf’ı “Çocuğun nitelikli cinsel istismarı” suçundan 20 yıl hapis cezasına, “Cebir tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçundan da 9 yıl hapis cezasına çarptırdı. Sanık Mohammad Vasıf’a iyi hal indirimi de uygulanmadı. Sanığın tutukluluk halinin de devamına karar verildi.
DAVANIN ARDINDAN AÇIKLAMA
Davanın ardından açıklama yapan Avukat Eren Keskin, davayı en başından beri takip ettiğini, yargılamanın çabuk bittiğini belirterek, “Bugün ilk kez çok doğru bir karar verdi mahkeme. Çünkü tüm deliller toplanmıştı. Davayı hiç uzatmadan kararını verdi. Toplam 29 yıl ceza verildi sanık hakkında. İndirim uygulanmadı. Ceza en üst sınırdan verildi. Umarım bu karar diğer mahkemelere de örnek olur” dedi. Kadın Meclisleri ve Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu sözcülerinin de yaptığı açıklamanın ardından adliye önünde toplanan grup dağıldı.
İDDİANAME
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianameye göre 22 Nisan’da Küçükçekmece’de meydanda gelen olay şöyle oldu:
Olay günü saat 13.45-14.00 sıralarında Kanarya Mahallesi’nde bulunan bir binanın giriş katının arka kısmında 5 yaşındaki bir kız çocuğunun nitelikli cinsel istismara maruz kaldığının öğrenilmesi üzerine soruşturma başlatıldı. Mağdurun ve mağdurun yanında bulunan arkadaşlarının Çocuk İzleme Merkezi’nde (ÇİM) ifadelerine başvuruldu. Şüphelinin eşgal ve üzerinde bulunan kıyafetlerin bilgisini alarak harekete geçen Küçükçekmece Asayiş Büro Amirliği’ne bağlı ekipler, yapmış oldukları kamera çalışmalarında olay yerini gösteren herhangi bir kamera kaydının olmadığını tespit etti. Ekipler, olayı gerçekleştiren şüphelinin gidebileceği yöndeki sokaklara ait temin edilen tüm kamera kayıtlarını tek tek inceledi. Polis, şüphelinin gidebileceği tüm sokakları araştırdığı sırada Kanarya Mahallesi’ne ait Martı Sokak’ta şüpheliyi gördü. Polisi gören şüpheli kaçmaya başladı. Kısa süren kovalamacanın ardından polis, şüpheliyi kıskıvrak yakaladı. Yakalanan şüphelinin Pakistan uyruklu Mohammad Vasıf olduğu belirlendi. Mağdur ve arkadaşları şüpheli Mohammad Vasıf’ı kesin ve net teşhis etti. Şüpheli alınan ifadesinde suçlamayı kabul etti ve çıkarıldığı mahkemece 26 Nisan’da tutuklandı. İddianamede şüphelinin “Çocuğun nitelikli cinsel istismarı” ve “Cebir tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçlarından cezalandırılması isteniyordu.