Ankara’ya gitmesi gereken Avcılar Belediye Başkanı Turan Hançerli ile yapacağımız röportaj Başkan’ın yoğunluğundan dolayı biraz sarkınca, o sıcak sohbeti havalimanı yolunda Başkan’ın aracında gerçekleştirdik.

Avcılar Belediye Başkanı Turan Hançerli ile aracında gerçekleştirdiğimiz işte o sıcak sohbet…

“AĞLAMANIN FAYDASI OLMADIĞINI ÖĞRENDİM”

Tokat’ta başlayıp Avcılar’da devam eden bir yaşam ve şimdi Avcılar belediye başkanlığı görevi. Bu uzun süreci kısaca anlamasını istediğimiz başkan Hançerli kâh güldü, kâh hüzünlendi ve içtenlikle anlatmaya başladı.

“Tokat’ın bir köyünde başladı hayat serüvenim. İlkokulu köyde tamamladıktan sonra ortaokul için şehre gitmek durumunda kaldım çünkü köyde ortaokul yoktu. Ailem köyde yaşıyordu ama Tokat merkezde içinde kiracıların da bulunduğu evimiz vardı. Dedem ve babaannem oradaydı. Ailedeki benden önceki çocuklar da orada yaşar ve orada okula giderlerdi. Benim de yaşım geldiğimde, benden öncekiler gibi gönderildim oradaki evimize. Fakat ben gittiğimde dedem ve babaannem vefat etmişlerdi. Kiracılarımızdan birine teslim edildim ve anneden babadan ayrı yaşamaya ilk o zaman başladım. 12 yaşındaydım ve her şeyi kendim yapmalıydım. Yemeğimi, çamaşırlarımı yıkamayı vs… Ağlıyordum ama ağlamanın hiçbir faydasının olmadığını öğreniyordum. Bir süre sonra ağlamayı bırakıp, ‘Bugünün işini yarına bırakma’ atasözünü öğrenip uygulamaya başladım.”

“ÖNCE ÖLMEK, SONRA HASTANEYE GİTMEK İSTEDİM”

Başkan Hançerli o günleri tekrar yaşıyordu anlatırken. Tabi onunla birlikte adeta biz de yaşıyorduk o zor günleri. Başkan bir an duraksadı, gözleri uzakta bir yere sabitlendi ve konuşmasına o şekilde devam etti.

“16 yaşımda; insanlara yardım eden, köyden gelenlerin işlerini çözen bir konuma gelmiştim. 18 yaşımda ise dünyayı değiştirmeyi göze alan, o enerjiyi kendinde bulan bir gençtim.
Ve o kaza… İki kolum kopuyor…
Kaza anı da çok manidar. İlk size anlatıyorum bunu. İlk tepkim; çok acı çekmeyeyim, biran önce öleyim şeklindeydi. Sonra iki kolum kopmuş şekilde makine attı beni. Ardından babama dönüp, ‘Baba beni hastaneye götür’ dedim ve Turan’da (kendisinde) bir gülümseme. Ya Turan, ne tutarsın adamsın. Saniyeler önce ölmek istiyordun, şimdi hastaneye gitmek istiyorsun diye içimden geçirdim ve gülümsedim. İşte o gülümseme; insanın içindeki hayat enerjisidir. Bundan sonra daha çok çalışmam ve direnmem gerekiyordu. Bunun bilincindeydim.”

Başkan Hançerli anlatırken bizim gözlerimiz doluyor, tüylerimiz diken diken oluyordu. Bunun farkına varmış olacak ki, hüzünlü havayı dağıtmak için Başkan o sıcak gülüşüyle bize bakıp sözlerine o şekilde devam etti.

“HAYAL KIRIKLIĞI YAŞADIM”

“Tedavi süreci tamamlanıp protezler takılacağı gün, gerçek kollarıma yakın olacağını düşünmüştüm ama protezler takıldığında hayal kırıklığı yaşamıştım. Fakat daha önce verdiğim ‘mücadeleye devam’ kararında ısrarcıydım. 1993 yılında geçirdiğim kazanın ardından 1994 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ne girdim. Üniversiteyle birlikte sivil toplum kuruluşlarıyla (STK) da çalışmaya başladım ve Türkiye Sakatlar Derneği’ne üye oldum. Hayat mücadelemle birlikte sosyal ve siyasi yaşantım birlikte devam etti. 25 yıldır STK’larla çalışmalarıma ara vermeden devam ettim.”

“İKİ KEZ PARTİ MECLİSİ’NE SEÇİLDİM”

Başkan Hançerli’ye, STK’larda ve CHP’de hangi görevlerde bulunduğunu sorduk.

Türkiye Sakatlar Derneği Genel Başkan Yardımcılığı görevinde bulunduğunu, Türkiye Ortopedik Engelliler Federasyon Başkan Yardımcılığı ve Türkiye Sakatlar Konfederasyonu’nun başkan yardımcılığını yaptığını ifade etti. Cumhuriyet Halk Partisi’nde (CHP) ise çeşitli görevlerde bulunduktan sonra son olarak iki kez Parti Meclisi’ne (PM) seçildiğini hatırlattı.

“YEREL SİYASETİ DÜŞÜNMÜYORDUM”

Başkan adaylığını kendisi mi düşünmüştü yoksa parti büyükleri mi bunu istemişti?

2014 senesinden evvel yerel siyasete dair bir düşüncesinin olmadığını dile getiren Başkan Hançerli, “Yöneticisi bulunduğum STK’lar ülke genelinde çok sayıda şubeleri olan derneklerdi. Dolayısıyla yaptığım çalışmalar ülke genelini ilgilendiren çalışmalardı. 2014 yılında dönemin CHP ilçe başkanımızın isteği ve yönlendirmesiyle belediye meclis üyesi oldum. 2018 seçimlerinde 10’uncu sıradan milletvekili adayıydım ve çok az bir farkla kaybettim. Yıllardır yaptığım çalışmalar sonrası milletvekilliğinin, yapacağım çalışmalar için bana daha uygun olduğu kanaatini taşıyordum ancak Avcılarlı hemşerilerimizin, Avcılarlı kanaat önderlerinin, Avcılarlı partililerimizin büyük bir kısmı benim belediye başkan adayı olmam gerektiğini, aksi halde CHP’nin Avcılar’ı kaybedeceğini dile getirdiler ve beni de aday olmam hususunda ikna ettiler. İyi ki de ikna etmişler çünkü seçim öncesindeki atmosferle, seçim sürecindeki atmosfer siyahla beyaz gibi değişim gösterdi. Tabi Sayın Ekrem İmamoğlu’nun estirdiği olumlu rüzgar da vardı ama biz de örgütümüzle birlikte çok çalışarak başarılı bir seçim süreci geçirdik” dedi.

HANDAN TOPRAK’IN ADAYLIĞI

Avcılar eski Belediye Başkanı Handan Toprak’ın DSP’den aday olması kendisini üzmüş müydü?

“Tabi ki üzülmüştüm. Birlikte siyaset yaptığımız, CHP’liliği tartışılmayan bir hanımefendiydi fakat kendisinin DSP’den aday olmasının durumu değiştirmeyeceğini de çok iyi biliyorduk. Keşke hiç aday olmasaydı.”

“ON BİN AK PARTİLİ, EKREM BAŞKAN’A OY VERDİ”

Başkan Hançerli, Ekrem İmamoğlu’nun bu kadar başarılı olacağını tahmin ediyor muydu?

“Ekrem Bey’in adaylaşması gerektiğini savunan ve bunun öncülüğünü yapanlardanım. O dönemde ben İstanbul’dan seçilmiş bir PM üyesiydim. Ekrem Başkan’ı uzun süredir yakından tanıyan birisi olarak hem partimizin yetkili organlarında hem de Ekrem Başkan ile bizzat görüşerek kendisinin aday olması gerektiğini söyleyen, bunun için çaba sarf eden biriyim. Bu çabamın sebebi de; Ekrem Başkan’ın başarılı olacağına olan inancımdı. 31 Mart’ta ufak da olsa biraz korkumuz vardı ama 23 Haziran’da hiç tereddüdümüz yoktu. Seçimi farklı şekilde alacağımıza emindik. Stratejimize uygun bir şekilde etkin bir çalışma gerçekleştirerek daha önce CHP’ye oy vermemiş olan kitlelerle yakın temas kurduk. Nitekim 31 Mart’ta AK Parti’ye oy vermiş on bini aşkın kişi 23 Haziran’da Ekrem Başkan’a, CHP’ye oy verdi.”

“KADIKÖY’Ü GEÇECEĞİZ”

“Seçimlerde, Kadıköy’ü geçeceğiz şeklinde bir iddiamız vardı” diyen Başkan Hançerli, “Tabi bunu biz; kültürel ve sosyal anlamda söylüyorduk ama hafif gülümseyerek ‘oy oranı bakımından da yarışta olacağız’ diyorduk. Kadıköy’ü geçmek belki imkânsızdı ama 23 Haziran’da adayımız Sayın Ekrem İmamoğlu’na yüzde 62 oy çıkarmayı başardık” diye konuştu.

“AVCILARLI MECLİS ÜYELERİMİZE GÜVENİYORUM”

Başkan Hançerli’ye; Ekrem İmamoğlu’nun İBB başkanı seçilmesine rağmen mecliste AK Parti’nin daha fazla sandalyeye sahip olduğunu hatırlattık ve Başkan vekilleri ile komisyon üyelerinin tamamının AK Partili üyelerden oluştuğunu, böyle bir ortamda AK Partililerin İmamoğlu’na ve CHP’li belediyelere zorluk çıkarmalarını bekleyip beklemediğini sorduk.

Başkan Hançerli, “Ben böyle bir şey yapacaklarını şahsen düşünmüyorum. Zira halk nezdinde kendileri kaybeder. Ben, AK Partili meclis üyesi arkadaşlarımın Sayın İmamoğlu’nun halk yararına, İstanbul yararına yapacağı çalışmalara destek olacaklarını düşünüyorum. Özellikle Avcılarlı AK Partili ve MHP’li meclis üyelerimize sonuna kadar güveniyorum bu konuda” dedi.

ÖNCELİK: ÇALIŞANLAR, ÇOCUKLAR VE İHTİYAÇ SAHİPLERİ

Göreve geleli üç ay olan Başkan Hançerli; araya 23 Haziran seçimlerinin ve doğal olarak seçim çalışmalarının da girmiş olmasına rağmen Avcılar halkı tarafından bu kısa süre içinde nasıl bu kadar sevilmeyi başarmıştı?

Söz verdikleri her şeyi bire bir uygulamaya gayret ettiklerini dile getiren Hançerli şöyle devam etti:

Seçimden önce verdiğimiz tüm sözlerin arkasındayım. Örneğin; “Çalışanlarımız bizim önceliğimizdir, onların maaşları önemlidir” dedik ve şuanda belki de Türkiye’nin en düzenli maaş ödeyen belediyesiyiz. Sonra, “Çocuklar” dedik. “Çocuklar bizim geleceğimiz, önemli olan onların eğitimi, sağlığı” dedik ve çocuklarımızın kültürel ve sportif faaliyetlerden yararlanmaları için bütün imkanlarımızı zorladık. 20 bin çocuğumuza; dünya klasiklerinden olan ‘Küçük Kara Balık’ kitabını çok cüzi maliyetle armağan ettik.

Zor durumda geçinen ailelerimizin yaşadığı Yeşilkent ve Tahtakale mahallerimize, belki de o mahalledeki çocukların hiç görmediği havuzu ayaklarına getirdik ve o iki mahallemize seçimden önce söz verdiğimiz havuzları kurmanın gururunu yaşadık. O çocuklarımızın mutluluğunu görmek, onların mutluluğuna ortak olmak benim için onur kaynağı oldu.

Bizim için önceliklerden bir tanesi de ihtiyaç sahipleri dedik ve günde iki öğün yemeği ihtiyaç sahiplerine ulaştırdık. Yaklaşık 1400 yemek götürüyoruz ihtiyaç sahiplerine.

TOPLU SÜNNET ŞENLİĞİ

Başkan Hançerli’nin Avcılarlı çocuklara bir sürprizi daha vardı.

“Ramazan ayında çadırlar kurmadık çünkü o çadırlarda hoş olmayan görüntüler yaşanıyordu. Bırakın ihtiyaç sahiplerini, oruç tutmayanların bile oturup yemek yediği şovlara dönüşmüştü. Biz; evlere giderek mübarek Ramazan sofralarını paylaştık ve 3000 koli erzak dağıttık. İhtiyaç sahiplerine market harcamalarında kullanabilecekleri çekler verdik. Bütün bunları; belediyemizin bütçesine dokunmadan yapmayı başardık” diyen Hançerli, 23 Nisan’ı en etkin şekilde kendilerinin kutladığını, yurt dışından gelen dans gruplarına para ödemediklerini, o çocukların zaten başka bir etkinlik için İstanbul’a gelmiş olduklarını ifade etti ve Avcılarlı çocukların bu haftadan itibaren belediyenin organizasyonu çerçevesinde tam teşekküllü özel hastanelerde sünnet olacaklarını dile getirdi. Başkan Hançerli, “Sizin huzurunuzda bu hastanelerimizin sahiplerine ve çalışanlarına teşekkür ediyorum” diye de ekledi.

MUSTAFA KEMAL PAŞA VE ÜNİVERSİTE MAHALLESİ’NE MÜJDE

Başkan Hançerli yakın gelecekte neleri gerçekleştirmeyi planlamıştı?

“Yakın gelecekte Kültür Merkezi büyüklüğündeki bir merkezi Mustafa Kemal Paşa ve Üniversite mahallelerimize kazandıracağız. Yıllar sonra değil, birkaç ay sonra açmış olacağız” diyen Hançerli iki mahalleye gazetemiz aracılığıyla müjdeyi vermiş oldu.

“BORCUMUZ DA VAR, ALACAĞIMIZ DA”

Borçlu bir belediye devraldığını hatırlattığımız Başkan Hançerli yine pozitif yönünü ortaya koyarak, borçlarının olduğu kadar alacaklarının da olduğunu belirtti ve Avcılar halkından ricada bulundu.

Başkan Hançerli: Borcumuz var mı? Var… Sıkıntımız var mı? Var… Kimseden özel destek beklemiyoruz. Birileri Avcılar Belediyesi’nin adını kullanarak insanları dolandırmaya kalkıyor. Avcılar Belediyesi’nin resmi hesapları haricinde kimse kimseye ödeme yapmasın. Belediye olarak borcumuz olduğu kadar Avcılarlı hemşerilerimizden alacağımız da var. Emlak Vergisi, Çevre Temizlik Vergisi vs… Sizin aracılığınızla Avcılarlı hemşerilerimden istirham ediyorum; Emlak vergisi olan hemşerilerimiz borcunu biran önce ödesinler lütfen ki biz de en iyi hizmeti verebilelim.

SURİYELİLER SORUNU

Başta Suriyeliler olmak üzere mülteci sorununa çare bulmak ve devleti harekete geçirmek için neler yapmayı düşünüyorsunuz şeklindeki sorumuza Hançerli şu cevabı verdi:

Bu durumdan Suriyeliler de biz de zarar görüyoruz. Fakat bu sorun; onları kovarak, onları aşağılayarak, onlara şiddet uygulayarak asla çözülmez. Aslında her ülke, mültecileri ‘kamp’ adı verilen güvenli bir bölgede barındırır. Bu durum hem onların hem de ülkedeki vatandaşların lehinedir ancak biz, gelenin kim olduğuna bakmadan almışız ülkeye. Bu sorun, tek başına Avcılar Belediyesi’nin çözeceği bir sorun değil. Biz hükümetten, mültecilerin yaşam haklarıyla birlikte, vatandaşlarımızın da haklarına gasp edilmeden bir düzenleme yapılmasını talep edeceğiz.

Araç; havalimanının giriş kapısına yaklaşmış, sohbetimiz de artık sona gelmişti. Başkan Hançerli son olarak ne diyecekti?

Turan Hançerli sözlerini, “Avcılar seni çok seviyorum… Avcılarlılar sizi çok seviyorum” diyerek noktaladı

Röportaj: Naz Tuana DOĞDU