Abartma!..
İnsani olan hiçbir şeye abartma diyemezsin. Az sevilir, az kızılır, şuna az üzül, buna çok üzül diye bir liste henüz üretilmedi.
Hangi duyguyu ne kadar hissediyorsan, o duygu o kadardır.
Tıpkı, içinde su olan bir kavanoza güllerin saplarını büyük gösterme! demeye benziyor. Suya abartma diyemiyorsan, kimseye diyemezsin, dememelisin.
Bu sensin, senin duyguların, seni sen yapan insan yanın.
Etrafındakiler duymamakta, görmemekte, hafife almakta, ilgilenmemekte ısrar ediyorsa bu onların sorunu.
Erteleme duygularını! Ertelemek, yaşamın mayasını kaçırır.
Kızdıysan bağır, sevdiysen söyle, özlediysen arkasından koş, sıkıldıysan çarp kapıyı çık, konuşmak istiyorsan konuş.
Sonraya ertelenen ne varsa ruhunu, kokusunu, tazeliğini, öz suyunu yitirir.
Söylenmeyen sözler de zaman aşımına uğrar. Yaşlanmaya benzer bu: sözcükler de büzüşüp, küçülürler. Geriye dönüş yapıldığında o vurucu gücü, etkiyi beklemek hayaldir.
O halde, ertelemeden ertelenmeden çıktığımız yollarda buluşalım..