SON DAKİKA

Haber Ekspress

6 Mayıs

6 Mayıs
Bu haber 06 Mayıs 2020 - 19:31 'de eklendi.
Duygu Oruç

6 Mayıs 1972…

Deniz Gezmiş 25 yaşında…

Yusuf Aslan 25 yaşında…

Hüseyin İnan 23 yaşında…

Bu üç genç fidan ve 6 Mayıs 1972 tarihi sizin için bir şey ifade eder mi bilmem ama benim için pek değerli ve pek özeldir.

Mesela an geliyor, direnecek takati bulamıyorum kendimde, an geliyor önceliklerimin toplumsallıktan ziyade bireysellik kazandığını fark ediyorum. O an işte, utancımın resmi oluyor, hayatlarını hiç tanımadıkları insanlar adil, eşit olsun, ezilmesin, halklar birbirini kırmasın, kimse sömürülmesin diye feda eden bu genç fidanlar… Tıpkı Nazım’ın dediği gibi “Öyle ölüler vardır ki / Ben onların öldüklerini düşündükçe / Vakit olur / Yaşadığımdan utanırım!” Tam da böyle işte…

6 Mayıs 1972…

Tarihin kara lekesi…

Haksızlık, hukuksuzluk örneği…

12 Mart askeri cuntasının Süleyman Demirel başkanlığındaki Adalet Partisi ile diğer sağ parti milletvekillerinin desteğiyle gerçekleştirdiği, Türkiye tarihinin en büyük siyasal cinayetlerinin yapıldığı tarih…

Deniz Gezmiş 25 yaşında,

Yusuf Aslan 25 yaşında…

Hüseyin İnan 23 yaşında…

Sizin için bir şey ifade eder mi bilmem ama benim için pek kıymetlidir.

20’li yaşlarında her gence baktığımda Deniz, Yusuf ve Hüseyin gelir aklıma. İçim parçalanır, içim ölür hatta! Bu yaşlarda, bu ne büyük bir feda!

6 Mayıs 1972 gecesi,

Sizin için bir şey ifade eder mi bilmem ama benim için utancın resmi!

Yer: Ulucanlar Cezaevi…

“Ulucanlar Cezaevi’nin avlusunda kurulan darağacı başgardiyanın penceresinden net bir şekilde görünüyordu. Biz cezaevine geldiğimizde Deniz bu odaya alınmıştı ve pencerenin tam karşısındaki koltukta oturuyordu. Biraz sonra can vereceği darağacı Deniz’in tam karşısında duruyordu. hazırlıklar tamamlandıktan sonra Deniz’i darağacına çıkardılar. İnfaz sürerken odaya Yusuf’u getirdiler. Yusuf, pencereden Deniz’in son nefesini verişini izledi. Yusuf infaz edilirken de Hüseyin’i odaya getirdiler ve o da Yusuf’un infazını saniye saniye gördü.”

6 Mayıs 1972…

Sizin için bir şey ifade eder mi bilmem ama benim için çok kıymetli!

Önce, dev gibi bir genç taktı boynuna çift kat ipi ve son sözlerini söyledi:

“Burada ölen yalnızca bedenimdir ki zaten ölümlüydü, ölecekti ama düşüncemi öldüremeyeceksiniz, düşüncem yaşayacak. Yaşasın tam bağımsız Türkiye, yaşasın halkların kardeşliği!”

Ardından Yusuf, “Ben ülkemin bağımsızlığı ve halkımın mutluluğu için bir defa ölüyorum. Sizler, bizi asanlar şerefsizliğinizle her gün öleceksiniz. (…) Yaşasın devrimciler, kahrolsun faşizm!”

Sonra Hüseyin, “Ben şahsi hiçbir çıkar gözetmeden halkımın mutluluğu ve bağımsızlığı için savaştım. Bu bayrağı, bu ana kadar şerefle taşıdım. Bundan sonra bu bayrağı halkıma armağan ediyorum. yaşasın işçiler, köylüler ve devrimciler! Kahrolsun faşizm!”

6 Mayıs 1972…

Deniz Gezmiş 25 yaşında…

Yusuf Aslan 25 yaşında…

Hüseyin İnan 23 yaşında…

6 Mayıs derttir, yaradır içimizde ama yine de biliriz ki 6. Filo’ya secde eden değil, emperyalistleri denize döken gencecik, dağ gibi yoldaşlarımız var tarihte, ne mutlu bize! İşte bu yüzden 6 Mayıs yas değil faşist diktatörlüğe karşı mücadele günüdür.

“Yaşasın tam bağımsız Türkiye, yaşasın halkların kardeşliği!”

 

Etiketler :
HABER HAKKINDA GÖRÜŞ BELİRT
YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.
POPÜLER FOTO GALERİLER
SON DAKİKA HABERLERİ
İLGİLİ HABERLER
SON DAKİKA
şanlıurfa urfa