SON DAKİKA

Haber Ekspress

UYSAL: ERDOĞAN’IN SÖYLEYECEK SÖZÜ KALMAMIŞ

UYSAL: ERDOĞAN’IN SÖYLEYECEK SÖZÜ KALMAMIŞ
Bu haber 26 Nisan 2022 - 21:57 'de eklendi.

Tv Programcısı – Haberekspress Gazetesi Yazarı – Sosyolog Neslihan KARAYILAN,
6 lı masa Liderlerinden, CHP Genel Başkanı Sn. Kemal KILIÇDAROĞLU, Deva Partisi Genel Başkanı Sn. Ali BABACAN ve Gelecek Partisi Genel Başkanı Sn. Ahmet DAVUTOĞLU ‘dan sonra,
Demokrat Partisi Genel Başkanı Sn. Gültekin UYSAL ile (21 Nisan – 2022) tarihinde biraraya geldi.

Ankara Demokrat Partisi Genel Merkez binasında biraraya gelerek Neslihan KARAYILAN ın sorularını cevapladıran Genel Başkan Sn. Gültekin UYSAL Türkiye gündemine dair önemli açıklamalarda bulundu.

Türkiye’nin yaşadığı derin yolsuzluklar, derin usulsüzlükler ve derin yoksullaşma süreci bu siyasi partileri cumhuriyet, demokrasi ve hukuk ortak paydasında biraraya gelmesine vesile oldu

 

Neslihan KARAYILAN : Sn. Genel Başkanım, toplumsal dinamikleri açısından 6 lı masa olarak adlandırılan süreci bugüne kadar gelinen önemli noktaları işaret ederek bir değerlendirme yapar mısınız?

Gültekin UYSAL : Birgün de bu noktaya gelinmedi. Özellikle 16 Nisan 2017 referandumundan itibaren ülkenin hukukta, demokrasi de, ekonomi de küme düşmesi.. iktidarın aidiyet esaslı kitleleri muhalif olarak nitelendirdiği pek çok unsurla muhatap olması. Ortak payda da bu mücadele hepimiz adına bir sorumluluk haline getirdi.
Maalesef 15 temmuz fetö darbesi sonrası toplumun demokrasi, hukuk talebini Sn. Erdoğan (AKP) yanlış anladı. (MHP) nin de sürecinin önünü açma noktasında ki iradesiyle birleşince böyle bir keyfi yönetimin oluşması anayasal düzlemde bir çerçeve dizilmesi, Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine gidilmesi.
Akabinde 2018 seçimleri..
Siyasetin yüzde 50+1 dengesi dolayısıyla ve beraberinde siyasi partilerin ittifak yapabilmesine getirilen resmi imkan dolayısıyla ortak payda da anlam buldu. Ve hiçbir siyasi partinin yüzde 50+1 alamayacağı için partiler bir iş birliğine girdi. Millet İttifakı adıyla, CHP, İYİ PARTİ SAADET PARTİSİ ve biz DEMOKRAT PARTİSİ bu sürecin içerisinde mücadele ettik.
Ve geldiğimiz 2022 süreci içerisinde yönetilen Cumhur Başkanlık hükümet sistemi adı altında uygulanan keyfi dönem içinde bugün maliyetleri ve hiper enflasyonu konuşuyoruz. Türk istatistik kurumu eliyle milyonlarca vatandaşın, ekmeği sofrasından, bütçesinden çalınıyor. Alınan yanlış kararlarla insanımız fakirleşiyor. Fakirin daha fakir ve orta sınıfın kalmadığı bir Türkiye..
Bu ahengin, toplumsal birlikteliğinde ve beraberliğinde büyük problemler ortaya çıkarır.
Bunun akabinde (AKP) nin içerisinde geçmişte görev yapmış birisi Genel Başkan Sn. Davutoğlu, diğeri uzun dönem Bakanlığını yapmış Sn. Babacan partiler kurdu. Ortak payda da bu keyfi rejime karşı güçlendirilmiş parlamenter sistem çatısı altında ortak bir alan oluştu. Ve bu en nihayetinde 6 lı siyasi partinin önümüzdeki sürecin risklerini, fırsatları, imkanları ortak değerlendirilmesi, ortak akıl, ortak irade ortaya çıktı. Elbette ki vatandaşlarımızın yüklediği mana da çok önemli. Çünkü umudu haline gelmiştir.
Türkiye nin yaşadığı derin yolsuzluklar, derin usulsüzlükler ve derin yoksullaşma süreci bu siyasi partileri cumhuriyet, demokrasi ve hukuk ortak paydasında biraraya gelmesine vesile oldu..

UYSAL: ERDOĞAN’IN SÖYLEYECEK SÖZÜ KALMAMIŞ

Neslihan KARAYILAN : Peki ramazan ayı ve devamında gelecek bayram günlerimizi düşünerek, insanlarımızın yaşadığı ekonomik, siyasi ve sosyolojik sorunlarını kapsayacak şekilde genel bir özet yapar mısınız?

Gültekin UYSAL : Yaşadığımız bu travmatik süreç keyfliğin uzantısı diyebileceğimiz kamudan, bürokrasiden, yapılan atamalardan tutun da ortaya çıkan olumsuzluklar ekonomik anlamda da vatandaşımızı çok olumsuz şekilde etkiliyor. Böyle bir süreçte siyasi partiler özellikle de yeni kurulan siyasi partiler hem kendi tüzel kişiliklerini, toplum önünde algılarını, kimliklerini oluşturabilmek adına referanslarını net bir şekilde ortaya koyabilmek için programlar yapıyor ve kendilerini anlatıyorlar. Tabiki geçmişi olan partiler de dahil hepimizin başat en temel meselesi, ekonomi. 6 lı masa etrafında biraraya gelmiş siyasi partilerin tek meselesi iktidar değişimi değil. Aynı zamanda kurucu bir programı yaşanan travmanın üzerine kurabilmek. Bu ülke kurumlarıyla, değerlerin alt üst olmasıyla sistematik bir çöküş yaşıyor. Dış politikalar, geçici sığınma hakkı verdiğimiz suriyeliler meselesi.. Elbette ki bütün bu sorunlara her siyasi partinin bakış açısı, çözüm yolu farklı olabilir ama temelde ortak irade herşeyin üzerinde olacaktır.

Neslihan KARAYILAN : Liderler arasında diğer adı ile 6 lı masada en genç lideriniz. Bu konumun sizde yarattığı duygu ve bu farkınızı nasıl değerlendiriyorsunuz?

Gültekin UYSAL : Yirmi yılı aşkın bir süredir birincil vazifelerle siyasetin içinde yer alıyorum. Elbette tecrübe her siyasi parti lideri için mücadele alanı. Ve her siyasi parti lideri nin öne çıkan farklı vasıfları, üslupları var.
O açıdan biz yetmiş yılı aşan büyük bir geleneğin temsilcisiyiz. Bunun bütün hafızasını, tecrübesini, değerlerini taşımaya gayret ediyoruz.
Kendi adıma karşılıklı nezaket ve saygıyı yaşamaktan mutluyum.

Neslihan KARAYILAN : Aralıklarla son günlerde liderler arasında farklı görüşler beyan ediliyor veya farklı lanse edilmek isteniyor. Bu durum da ister istemez toplumda farklı bir şekilde algılanıyor veya soru işaretlerine neden oluyor. Ayrıca son günlerde sizin de bir demeciniz çok tartışıldı. Bu son gelişmeleri değerlendirir misiniz?

Gültekin UYSAL : Söyleyecek sözü kalmamış Sn. Erdoğan ve Partisi tüm umudunu muhalefetin arasına mayınlar döşeyerek, bu birliği bu ahengi bozmak üzere kurduğu dezenformasyon bülteni.
Her siyasi partinin farklı programları, farklı tercihleri ve farklı nüansları var. Tercihleri arasında bu parametrelerin olması normal ama biz medeni insanlar olarak o masa etrafında herşeyi konuşabiliyoruz. Ben bunların yan medyasının on parmağında on kara ile dezenformasyon bültenine dönüşmüş yayınlarıyla hiçbir şekilde amaçlarına ulaşamayacaklarını düşünüyorum.
İktidar cephesinin Cumhur İttifakı nın tek bir derdi var, bir kişinin iktidarını her ne pahasına olursa olsun ülke batmış, yanmış, milyonlar yoksullaşmış, hukuksuzluk pek çok haneye düşmüş böyle dertleri yok.
Varsa yoksa bir hamasiyi dini – milli hurafe safsata propagandasıyla bu sürecin içerisinden çıkmak istiyor. Oysa, bu 6 lı masada toplanan siyasi partilerin bir derdi, bir amacı var. O amaçta, milletimizin yaşam sahasını, hukuktan emin olduğu bir Türkiye eşit fırsatlara sahip olacağı işleyen bir demokrasi, işleyen bir hukuk düzeni kurmak gibi bir hedefi var. O açıdan bu tür safsatalardan hiçbir şekilde etkilenmeyeceğiz.

UYSAL: UMUT HER ZAMAN VAR

Neslihan KARAYILAN : Yeni seçim yasasını da göz önünde bulunduracak olursak ülkemizin ve toplumumuzun geleceği açısından mevcuttaki kanayan bu sorunları aşacak mıyız? Umutlu musunuz?

Gültekin UYSAL : Umut her zaman var. Doğruluk tarafındayız, yanlışa taraf olmadık. İnsanlık tarihi “haklılarla güçlülerin” mücadelesinden ibarettir. Siyasetin bugün geldiği süreç, dün söylediğini unutan, bu süreçlerin tam tersini yapan ve toplumun siyasete dair, temsili demokrasiye dair güvenliği zedelenmiş bir süreçteyn geçiyoruz. Öyle bir kritik süreç ki, söyleyecek sözünüz kalmadığında bir takım manipülatüf hamlelerle bu açığı kapatamazsınız. Çünkü artık mızrak çuvala sığmıyordur. Bir takım şark kurnazlığıyla seçim yasasını değiştirseniz ne olacak.
Çok uzun süredir Türkiye de yaşamadığımız bir endişeyi yaşıyoruz. O da seçim güvenliği ile ilgili. Çok partili hayata geçtiğimiz günlerden beri, 1950 yi var sayalım. Çok derin sağ sol çatışmalar olmuş ama hiç bu donem kadar iktidarıyla, muhalefetiyle sandık ve sandığın işleyişiyle ilgili kimse endişe etmemiş. Ama bugün referandumulardan başlayıp, trafolara kedilerin girmesinden, 2014 seçimleri, “atı alan üsküdarı geçti” diyerek hukuksuzluğu meşrulaştırmaya çalışıldığı usulsüzlük.
6 Mayıs 2019 da Yüksek Seçim Kurulu nun İstanbul Büyük Şehir seçimlerini göz göre göre hukuku katlederek bu demokrasi nin en temel klomunu yok ederek alınan kararlar var. Bu da geldiğimiz noktayı çok rahat bir şekilde ortaya koyuyor. Herşeye rağmen milletin vicdanında bir karşılığınız kalmamışsa gerisi nafile çabalardır. Biz bütün bunları millet iradesinde o sandıktan çok rahat bir şekilde çıkmasını sağlamak için mücadele ediyoruz.
Ayrıca Sn. Erdoğan ın şahsında AKP ye Türk Milleti mazeret bırakmayacak şekilde yetki vermiş, mutlak güç vermiş. Cumhur Başkanlığı Hükümet Sistemi adı altında bir keyfi düzen yetkisi vermiş. Bütçe vermiş, dört tane beş yıllık kalkınma planı uygulayacak zaman vermiş. Bizim üç yüz sene ömrümüz yok ki iktidarın deneme – yanılma metodu ile öğrenmesine tahammül edelim. O yüzden, söyleyecek sözü olan, iddiası olan, kadrosu olan gelecek, enerjisi tükenenler gidecek. Enerjiniz tükenmiş olmasına rağmen seçim yolsuzluğu yaparak, hukuksuzluk yaparak ülkeyi kontrolü bir şekilde sokaklarda şiddet olsun, kamuoyu nun kolluk gücüyle, istihbarat gücüyle devletin aparatıyla siyaset yapmak Türk demokrasisine büyük ihanettir.

Neslihan KARAYILAN : Genç bir siyasi lidersiniz. Bu vesile ile halkımızın önemli bir katmanı olan gençlerimize neler söylemek istersiniz? Öneri ve tavsiyeleriniz neler olabilir?

Gültekin UYSAL : Üzüntülüyüm. Gençler için yaşam her geçen gün daha da zorlaştı geriye bıraktığımız bu dönemde.
Türkiye nin temel problemi, yetişmiş insan gücü ve belirli ölçeğin üzerinde ki sermayesi kendi doğduğu topraklarda bir gelecek hayali kurdurmuyor. Bir ülke için bundan daha büyük bir felaket olamaz. Ama biz bu ülkenin mensubuyuz ve nereden geldiğimizi biliyoruz. Hafızamızı şöyle bir güncellersek pek çok yıkılışlar, çöküşler yaşamışız. Ama bu milletin mücadele azmi, varlık azmi bu süreçlerin içerisinden çıkmamıza vesile olmuştur. Antep mücadelesinde çıkmıştır, Maraşta çıkmıştır, Kuvaii – Milliye de çıkmıştır. Atatürk ün Bandırma vapuruyla Samsundan başlayarak İstanbuldan taşıdığı düşmanın denize dökülmesiyle çıkmıştır.
Bugün baktığımızda sistematik çöküşün en büyük bedelini gençlerimiz ödüyor. İşte bizler de bunun kavgasını veriyoruz. Bu ülkede bir genç, ” ben alın teri döktüm, göz nuru akıttım ve başarıyla okullarımı bitirdim” dediğinde hakkını alabildiği ve bu hakkını ne şah, ne padişah ne de reis kavramı yiyebilir yerine hakkını alabildiği bir Türkiye de adalet istiyoruz demektir.

Neslihan KARAYILAN : Sn. Genel Başkanım bana bu değerli zamanı ayırdığınız için teşekkür eder son soru olarak eklemek istediğiniz birşeyler var mıdır?

Gültekin UYSAL : Ben teşekkür ederek sizlerin aracılığıyla gelecek olan bayram günlerinin bayram yaşayacağı günler olmasını temenni eder tüm vatandaşlarımızın bayramını kutlarım..

Etiketler :
HABER HAKKINDA GÖRÜŞ BELİRT
YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.
POPÜLER FOTO GALERİLER
SON DAKİKA HABERLERİ
İLGİLİ HABERLER
SON DAKİKA
şanlıurfa urfa