SON DAKİKA

Haber Ekspress

İki İleri Bir Geri

İki İleri Bir Geri
Bu haber 13 Temmuz 2021 - 10:59 'de eklendi.

Genlerimizde var heralde, engel olamıyoruz!

İyi bir şeyler yaptıktan hemen sonra muhakkak bir şeylere zarar vermemiz gerekiyor!

Genel görüntü çok net.

Ayrıntılara baktığımızda da pek fark yok.

***

Ekonomideki gidiş gelişler mesela…

Bir zaman şiddetle karşı çıkılan faiz arttırımlarının kaçınılmaz olduğu anlaşılınca çaresizce gerçekleştirildi.

Ama geç kalındığı için çok yararlı olmadı tabi ki!

Günü kurtarmanın ötesine geçemedi!

Başkanlığa geçmeden önce elde edilen bütün ekonomik kazanımlar çöpe gitti.

Bir puan için yapılan kavgaları ve harcanan insanları düşününce ne diyeceğini bileniyor insan.

Neticede son dört beş  yılda paramız üç kat değer kaybetti.

Nedenleri tartışıladursun diyeceğim ama taraflar tartışmaya pek açık değil.

Hepsi dış güçlerin oyunu deyince sorumlu aramaya gerek kalmıyor!

***

Siyasetteki gidiş gelişler ise daha vahim…

Farklı düşman bulamayınca birbirini düşman belleyen bir topluma doğru sürükleniyoruz.

Kutuplaşmadan beslenen siyasetçiler her geçen gün daha keskin çizgiler çizerek tam da batının istediği yere sürüklüyor ülkemizi.

İran ya da Suriye olmamızı isteyenlerin aradığı güç ise kendi içimizde maalesef!

Şu sıralar oldukça etkili bir şekilde yükseliyor.

Zamanı gelince bunların paralelcilerden de tehlikeli olduğu anlaşılacak ama biraz geç olacak zannımca.

Tarih tekerrürden ibaret lafı yine ispatlanacak.

Ders alan olacak mı dersiniz?

Pek sanmam!

Savaş olmadıkça harekete geçmeyen millet bu şekilde harekete geçiriliyor belki!

Ama birkaç adım attıktan sonra geriye dönüşü olmayan bir ilerleme mümkün olmuyor bu topraklarda.

Bunun da ilk ve en önemli sebebi siyasi bakış açısı değil mi?

Savaş kazanıldıktan sonra bir duraklama ya da gerilemeye sebep olan genetik bir rehavet…

***

Eğitimdeki gidiş gelişlerden bahsetmek ise biraz zor.

Eğitimcilerin ikna edilmediği değişimlerden  dolayı gidişler daha yavaş olurken gelişler daha hızlı oluyor ne yazık ki!

İki ileri bir geriden de vahim bir durum var!

Bir ileri iki geri gibi!

Şimdi EBA’dan, teknolojiden falan dem vuranlar olabilir.

Ama bahsettiğim konu onun çok ötesinde, içerikle ilgili mevzular…

Nitelik kötü olduktan sonra öğrenciye nasıl ulaşırsanız ulaşın, bir defa verilen mesaj yanlış!

Sayın bakan bu mesajı ne kadar düzeltmeye çalışsa da tek başına yapabileceği bir şey değil.

Bir bakan düşünün ki, bünyesinde gerçekleşen atamalara dahi müdahil olamıyor.

Belirli kriterlerle atama yapılması gereken kadrolara kriteri taşımayanlar atanırken ruhu bile duymuyor!

Duysa da engel olamıyor!

Nasıl ilerleyeceksiniz?

Fen liseleri proje okula çevrilecek öğretmen nitelikleri yerle bir edilirken Ziya Öğretmen yoktu ama BİLSEM’lerin içinin boşaltılması ona nasip olacak gibi görünüyor.

İsteyerek ya da istemeyerek…

Anlayacağınız eğitimde iki ileri bir geriyi bile arar hale geldik!

***

Adalet sisteminde de ilerisinden gerisinden bahsedecek bir şey kalmadı.

Birkaç liyakat sahibi hakim ve savcıya denk gelirseniz şanslısınız.

Aksi taktirde en basit işlemlerde dahi bir çok zorlukla karşılaşmamanız mümkün değil.

Hatta hakkını aramaya devam edersen işin hiç yürümez tehditleri dahi alabilirsin.

Hem de adliyedeki herhangi bir memurdan!

İşini çözmesi gereken yetkililerin seninle görüşmek istememesi şaşırtmaz seni!

Hoşgörü ve nezaketi bir tarafa bırak, insan yerine konulmamaya bile alışırsın yavaş yavaş!

Onlar da insan, yoruluyorlar, stres oluyorlar diye kendini teselli etmekten başka şansın yok!

İleri adımı bilemem ama şu an gerçekleşen kocaman geri adımı görmemek mümkün değil!

***

En ileri gidebildiğimiz alana, sağlığa gelince…

Hatırı sayılır bir ilerleme olduğunu kimse inkar edemez.

Salgın döneminde sağlanan başarının yanında birkaç ufak sorundan bahsetmek acımasızlık olur.

Sayın bakanın çoğulcu ve demokratik yaklaşımının etkisi olsa da asıl pay yönetim anlayışından ziyade yaşanan mücadeleden dolayı fedakarlıklarını esirgemeyen sağlık çalışanlarıyla ilgili.

İkna ve konsantre olmuş kadroların neler başarabileceğinin en önemli kanıtı.

İlerlemek için muhakkak bir düşmanı olması, bir savaşın içinde olması  gereken bir millet olduğumuz aşikar.

Sağlık alanındaki başarılar da bunun en önemli kanıtı.

Ama savaş bitince geri adıma geçmeyeceğimizin de bir kanıtı yok henüz!

***

Genelden özele durum ortada…

Üzücü olan savaş teyakkuzu olmadan bir atılım yapılamaması!

Daha üzücüsü de eğitim alanında bir savaşın ortasında olduğumuzun anlaşılamaması!

Çağımızda eğitimin en büyük silah olduğunun kavranamaması!

Atatürk’ün yüz yıl önce gördüğü ve yol gösterdiği en büyük savaşın eğitim ordusuyla kazanılacağı gerçeğinin idrak edilememesi!

Bu bir savaş olarak algılandığı gün Türk milletinin neler yapabileceği hayal bile edilemez!

İnşallah bunu anladığımızda çok geç olmaz!

Etiketler :
HABER HAKKINDA GÖRÜŞ BELİRT
YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.
POPÜLER FOTO GALERİLER
SON DAKİKA HABERLERİ
İLGİLİ HABERLER
SON DAKİKA
şanlıurfa urfa