İdeolojilerinizi, inandıklarınızı, partinizi hepsini bir kenara bırakın. Bu ülkede 4 insan, hem de aynı anda, yokluk ve yoksulluk çektiği için siyanür içerek intihar etti. Duydunuz değil mi? Nasıl çaresizlik içine düşmüşler ki, 4 yetişkin insan bir araya gelip intihar ediyor. Bu bir intihar değil, Yeni Türkiye’yi yaratan ve bunu fütursuzca destekleyenlerin cinayeti. Onlara şatafatlı saraylar, en güzel yerlerde yaşamlar; diğer tarafta açlıktan ve umutsuzluktan intihar eden halk. Ölüme giderken bile, kalanlara siyanür uyarısı yapacak kadar insanlar, düzen ise 4 kardeşi ölüme sürükleyecek kadar acımasız.
***
Yere batsın saraylarınız, paralarınız, partiniz, koltuklarınız, her şeyiniz… Bu nasıl bir şey? Şu olayda bile bu toplum ölü taklidi yapıyorsa, ses etmiyorsa daha ne olmalı, daha ne yaşanmalı?
Ülkede bunlar oluyorken nasıl susup bir sıkıntı yokmuş gibi davranıyorsunuz? Bu bir intihar değil, bu hepimizin cinayeti.
***
Mağdurlar 4 kardeş. Ya failler kim, kimler? Bu insanları ölüme sürükleyen koşulları oluşturanlar. İtirazı yükseltmediğimiz, milleti sömürenlere ses etmediğimiz, halkın alın teri üzerine saraylar kuranlara sustuğumuz için bu cinayette payımız nedir? Bir sorun kendinize…
***
Gerçekten böyle milyonlarca insan var, bizatihi bildiğim binlercesi. Çok ağır koşullar yaşıyoruz ve böyle giderse bu çürümüş düzen daha çok vatandaşımızı yutacak. Bu böyle olmamalı, olmamalı, aldığım nefesten ve yaşamaktan utanıyorum. Değişmeli, bu düzen değişmeli, bana dokunmaz demeyin, çünkü bir sonraki aday biziz.