Hepimiz hayallerimizin kurbanıyız…!
Hangimizin bir bayram sabahında unutuldu bayramlık giyme sevinci?
Hangimiz ne için yitirdi lise yıllarında ki o gizli kaçamak öpüşleri?
Mahalle baskısından muaf,en son ne zaman istediğimiz özgürlükte bitirdik bir güzel günü?
Ya da istediğimiz bir hayatı yaşamaya,istediğimiz bir mesleği icra etmeye ne zaman saygı duydu ;zorunlu çalışmaktan ve geçim kaygısından dertli iken,belki de üniversite bitirmeye parası ve zamanı yetişemeyecek olan lise terk ebeveynlerimiz?
Hangi Sakız’ın falında bıraktık güzelim hayallerimizi?
Hangi kızın çeyizine kanla yazıldı törelerden müzdarip sevgimiz?
Üstelik birçoğuna umut olabilirdi bizim hikayemiz!
Oysa bize yaşayacağımız hayatı sunanların bizle ilgili daha farklı tasavvurları vardı hiçbirşeyden habersizken bize dair !
Mesela daha çok ihale almaları,banka kasalarını doldurmaları ,sit alanlarını kendi özel mülklerine çevirmeleri,istedikleri gürûhu övgüye mazhar ederken,istemedikleri (genelde de doğru taraf olan!)temiz insanları günah keçisi ilan etmeleri ve sürgünlerde acı ile öldürmeleri gibi…!
Ve sen,ben,biz…!
Yaşamak istediğimiz hayat aşırılmışken cebimizden,hep keşkelere sığınarak,
hep başarısını öveceğimiz 2.dereceden akraba olması umuduyla,insan arayışları içinde etrafa savrularak,yitip gittiğini daha farkedemeden güzelim bir solukluk ömrün,
Hangi pişmanlığın esaretinde,keşkeli bakan gözlerimizi yumacak ve hangi içinde birkaç iyi insan kalmış belediyenin insafına bırakacaktık yorgun naaşlarımızı?
Sizce de artık bizler gibi gerçekten bu toprağın insanı olan,yaşarken kıymetini bilmediğimiz,bir mercimek çorbasına dahi muhtaç ettiğimiz Ahmed Arif ustamın sözlerine kulak vermemiz gerekmiyor mu ?
Öyle yıkma kendini,
Öyle mahzun, öyle garip…
Nerede olursan ol,
İçerde, dışarda, derste, sırada,
Yürü üstüne – üstüne,
Tükür yüzüne celladın,
Fırsatçının, fesatçının, hayının…
Dayan kitap ile
Dayan iş ile.
Tırnak ile, diş ile,
Umut ile, sevda ile, düş ile
Dayan rüsva etme beni.
Gör, nasıl yeniden yaratılırım,
Namuslu, genç ellerinle.
Kızlarım,
Oğullarım var gelecekte,
Herbiri vazgeçilmez cihan parçası.
Kaç bin yıllık hasretimin koncası,
Gözlerinden,
Gözlerinden öperim,
Bir umudum sende,
Anlıyor musun ?
Söylenecek çoğu şeyi,adı gibi güzelim Anadolu şiirinin son iki kıtasında özetlemiş Ahmed Usta;
Bir Umudum Sizde Anlıyor Musunuz…!