Ekmeği elinden alınan, her türlü zorlukla karşı karşıya bırakılan rahmetli gazeteci ağabeyimiz Şaban Çağlar’ın eşi AK Parti Büyükçekmece Belediye Meclis Üyesi Zerrin Çağlar ile gündemi konuştuk. Çağlar’ın gazetemize verdiği demeci virgülüne dokunmadan yayımlıyoruz:

“MUVAFAKATNAME İMZALATIYOR…”

2021 Mart ayı Büyükçekmece Belediye Meclis oturumunda 31 Mart 2019’da halktan aldığımız yetkiyle Cumhur ittifakımız adına sahilin durumu ile ilgili söz aldık. Sahilde yapılan çalışmalarla ilgili esnafın mağdur olduğunu, çalışmalar nedeniyle sahilde çamur, çukurlar oluştuğunu, pandemi nedeniyle zor durumda olan esnafın bu çalışma nedeniyle paket servis bile yapamaz hale geldiğini, kepenk kapatmak durumunda kaldığını, ayrıca yapılmak istenen proje nedeniyle esnafın tedirgin olduğunu, uygulanan tutumun yanlış olduğunu dile getirdik. Büyükçekmece Belediyesinin esnafı muvafakatname imzalamaya zorlamasının doğru olmadığını, esnafın bu tutum nedeniyle yasal hakkını aramasının önünün kesildiğini ifade ettik.

“AKGÜN, SORU SORULMASINDAN BİLE RAHATSIZ OLDU”

Yapılan çalışma sonrasında uygulama projesinin mecliste konuşulması gerektiğini söyleyerek, esnafın durumunun ne olacağını grubumuz adına hem yazılı hem de sözlü soru önergesi şeklinde verdik. Ancak bırakın eleştiriyi, soru sorulmasından bile rahatsız olan Belediye Başkanı Hasan Akgün olayı kişiselleştirerek konuyu benim uzun yıllardır işletmekte olduğum dükkanıma getirerek kamuoyu nezdinde küçük düşürmeye ve işyerimi kaçak olarak nitelemeye çalıştı.

“AKGÜN, TAVRINI SİYASAL ŞİDDETE DÖNÜŞTÜRMÜŞTÜR”

İşyerimin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından onaylanmış Yapı Kayıt Belgesi vardır. Büyükşehir Belediyesi’ne yıllardır ecrimisil ödemekteyim. Ayrıca Büyükçekmece sahili gibi önemli ve halkın gözü önünde olan bir yerde bir işletmenin kaçak olmasına imkan var mı sizce? Ayrıca işletmemin ruhsatını bizzat belediye başkanı kendisi yıllar önce vermiştir. Eşimin vefatından hemen sonra Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün, hem ekonomik hem de psikolojik anlamda zayıf olduğumu düşündüğünden harekete geçmiştir. Belediye Başkanı tüm Büyükçekmece halkının gözü önünde koltuktan aldığı güçle görevini kötüye kullanarak mobbing, ötekileştirme yaparak tavrını siyasal şiddete dönüştürmüştür. Konuyu mahkemeye taşımamı, hakkımı Türk adaletinde aramamı sorun etmiştir. Bu konu meclisin konusu değildir.

“NEREDE YOL İŞGALİ”

Yıllardır Büyükçekmece’yi yöneten bir Belediye Başkanı’na bu tavır ve tutum hiç yakışmamıştır. Üstelik de 8 Mart Dünya Kadınlar Günü konuşmalarımızdan 10 dakika sonra böyle bir tavrı bir kadın siyasetçi olarak hiç hak etmedim. Belediyecilik konusunda kendisinin yeterli olmadığını düşünüyorum. Tüm Büyükçekmece halkı benim işletmemin konumunu, yerini gayet iyi biliyor. Yol işgali olduğunu söylüyor. Kendisine soruyorum. Nerede yol işgali? Sahildeki diğer işletmelerle aynı yasal haklara sahibim. Neden esnafa farklı bir uygulama yapılıyor. Oradaki esnafa uygulanacak bir projeyi elbette, eşit davranılması halinde ben de kabul ederim. Ancak diğer esnafa ne uyguluyorsanız benim işletmeme de onu uygulayın. Orada aynı konumdaki işletmeler yerini korurken neden bazı esnaflar yerinden edilmek isteniyor?

“DÜKKANIMI SAHTE İMZA İLE MÜHÜRLEDİ”

Adalet Yürüyüşü yapan bir liderin belediye başkanı ve sorumluluk sahibi bir yönetici olarak, sahildeki aynı şartları taşıyan esnafa eşit davranması gerekir. Ancak böyle davranılmıyor. Yıllar önce verdiği ruhsatımı ne değişti de iki ay önce iptal ederek, üstelik sahte imzayla dükkanımı mühürledi. Yıkım konusu, ruhsat iptali konusu ve sahte imza konusu adalete intikal etmiştir. 14. İdare Mahkemesi ve 5. İdare Mahkemesi kararlarında ‘Büyükşehir ve Büyükçekmece Belediyesinin yıkım yapmaya yetkisi olmadığını, yetkinin mülki amirlikte olduğunu’ ifade etmiştir. Yine Büyükçekmece Kaymakamlığına bu konuda yaptığım başvuru dilekçesinde Kaymakamlık bu tarz bir yıkım yapılması halinde suç oluşacağını her iki belediyeye de bildirmiştir. Akgün, kânun ve hukuk tanımaz tavırları yıllardır Büyükçekmece’nin en büyük sorunudur.

“KAÇAK YAPI İÇİN YAT LİMANINA BAKSIN”

Vergisini veren, Büyükşehir Belediyesine ecrimisilini ödeyen, Yapı Kayıt Belgesi de bulunan bir esnafa işgalci algısı yapmak kamuoyu vicdanını yaralamıştır. Kaçak yapı görmek istiyorsa Sayın Başkan dönsün Büyükçekmece Yat Limanı’na baksın. Mahkeme kararlarıyla yapımı defalarca durdurulan yat limanının kaçak olarak inşa edilen ve devasa boyuta ulaşan kısımları için önlemini alsın. Görevini gereği gibi yapsın. Biz de kendisini alkışlayalım.

“SORDUĞUM SORULARA VERECEK CEVABI YOK” 

Bunlar bir yana 8 Mart Dünya Kadınlar Günü öncesinde mecliste halkın oyu ile seçilmiş bir kadın meclis üyesine ‘haddini bilecek’ diye bağırırken kamuoyu vicdanını yaralamıştır.

Mikrofonumu kapattırarak, bana söz hakkı vermemiş, kendisi haddini aşmıştır. Sorduğum sorulara verecek cevabı olmayan Sayın Başkan, konuyu başka bir mecraya çekmiş ve iftira atmış, gerçeği gizlemeye çalışmıştır. 31 Mart’ta iki yıllık görev süresi dolacak Belediye Başkanı bu dönemde elle tutulur bir proje gerçekleştirememenin psikolojisiyle gerginleşmiştir. Bir hafta içinde on binlerce e-posta, telefon, sosyal medya desteği veren Büyükçekmece halkına teşekkür ediyorum. 30 yıldır Büyükçekmece’de oturan, yıllarca gazetecilik yapan, iki evladını okutmak için eşinin vefatından sonra küçücük bir işletmede hayat mücadelesi veren bir kadın olarak bu ötekileştirmeyi hiç hak etmedim.

“AKGÜN, DÜNYA KADINLAR GÜNÜ’NÜ İSTİSMAR EDİYOR”

Büyükçekmece halkı haksız ve mesnetsiz bu tavra karşı en güzel cevabı kendisine vermiştir. Oylarıyla bizim o mecliste görev yapmamızı sağlayan tüm kadınlar cevabı çok güzel vermiştir. Ancak yetmemiş, belediye başkanı bir kadına siyasal şiddet uygularken, öte yandan sosyal medyasından ‘Kadına şiddet insanlığa ihanettir’ paylaşımı yapmış, 8 Mart Kadınlar Günü’nde ‘Her gün 8 Mart” sloganını kullanarak kamuoyu vicdanını daha çok yaralamıştır. Bu ne demek? Yani Büyükçekmeceli hanımlar her gün bu hakaretlere maruz mu kalacak demektedir? Belediye Başkanı bu algı çalışmalarıyla nereye varmak istiyor? Ya da Büyükçekmeceli kadınları kandırabileceğini mi zannediyor? Hata yapmıştır. Tüm Büyükçekmeceli hanımlardan özür dilemelidir.

“GURURLANMA AKGÜN, SENDEN BÜYÜK ALLAH VAR”

Demokrasilerde seçilmişler kendilerini seçen halka hesap vermek zorundadır. Görevim gereği sorduğum sorulara verecek cevabı olmayan Sayın Başkan’ı meseleyi kişiselleştirmesi nedeniyle kınıyorum. Bu süreçte yanımda yer alan herkese teşekkür ediyorum. Adaletin, sadece adliyelerde hakim ve savcıların inisiyatifinde ya da onların kararına bağlı olduğunu asla zannetmeyin. Adalet insanların ve yöneticilerin vicdanındadır. Adalet duygusundan yoksun olanlar hiçbir zaman yastığa kafalarını koyduklarında kendi vicdanlarını rahatlatamaz. Sayın Başkana şu sözü hatırlatmak istiyorum: Gururlanma padişahım senden büyük Allah var.

KONUYLA İLGİLİ AK PARTİ İLÇE BAŞKANI MURAT ÇELİK’İN AÇIKLAMASI:

Büyükçekmece Belediyesi İyi Yönetilmiyor!

Büyükçekmece Belediye Meclisinin 01.03.2021 tarihinde icra edilen Mart ayı toplantısında, Meclis üyemiz Zerrin Çağlar hanımefendiye karşı sergilenen tutum bizleri üzmüştür.

Meclis toplantısında, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü münasebeti ile her siyasi görüşten kadın meclis üyelerimiz söz alarak kadınların sorunlarını ve kadına karşı şiddeti dile getirerek toplumsal bilincin gelişmesi için inisiyatif almışlardır.

Meclis üyelerinin takdire şayan bu mesajları anlaşılamamış olacak ki; Belediye Meclis Üyemiz Zerrin Çağlar hanımefendi, belediye çalışmaları ile ilgili verdiği bir soru önergesi nedeni ile Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün’ün yakışıksız, seviyesiz ve ötekileştirici muamelelerine maruz kalmış, sindirilmek istenmiştir.

Kendisine emanet edilen kamu gücünü şahsileştirerek Meclis üyesi bir hanımefendiye karşı siyasal şiddete dönüştüren Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün’ü bu tutumundan dolayı kınıyor, kendisini Büyükçekmece halkından ve tüm kadınlardan özür dilemeye davet ediyorum.

SABAH GAZETESİNDE ÇIKAN HABER

Büyükçekmece Belediye Meclisi Mart ayı meclis oturumunda Belediye Başkanı Hasan Akgün AK Partili kadın meclis üyesi Zerrin Çağlar’a kürsüden hakaret etti.

Meclis toplantısında 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla kadın meclis üyeleri konuşma yaptıktan sonra soru önergelerine geçildi. AK Parti Grubu adına sahil düzenlemesi ile ilgili önerge vermek için söz alan Meclis Üyesi Zerrin Çağlar, konuşma yaparken sürekli sözünü kesen Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün kürsüden Çağlar’a hakaret etmeye başladı.

Meclis kürsüsünden yaptığı hakaret içerikli konuşmalar sırasında Çağlar’ın sahilde kaçak olarak inşaa ettirdiği ve işlettirdiği bir balıkçısı olduğunu iddia ederek, “Orayı yıkacağım” tehditleri savurdu. Soru önergesine cevap vermemek için sözü kaçamak sözlerle geçiren Akgün konuyu kişiselleştirmeye çalıştı. AK Parti Grubu’nun verdiği önergeyi kabul etmemek için sert sözler sarf etti.

Büyükçekmece Belediye Başkanı Akgün’ün hakaretleri sonrası yaşanan gergin anlarla meclis üyesi Zerrin Çağlar, söz konusu işletmesinin Belediye Başkanı Akgün tarafından imzalı olan açma ve çalışma ruhsatı olduğunu ve yine Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından verilmiş Yapı Kayıt Belgesi bulunduğunu belirtti. Akgün’ün ‘Orayı yıkacağım’ diyerek tehdit ettiği işletmenin ayrıca İstanbul 14. İdare Mahkemesi’nin Büyükçekmece Belediyesi’ne ‘burayı yıkamazsınız’ diye yazdığı resmi evrakı da olduğunu aktardı.

Zerrin Çağlar’ın konuşması esnasında Belediye Başkanı Akgün Çağlar’ın mikrofonunu sık sık kapatarak sesinin duyulmasını da engelledi. Akgün’ün meclis kürsüsünden sergilediği tavır diğer AK Partili meclis üyeleri tarafından kınandı ve Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün’ü Zerrin Çağlar’dan özür dilemeye davet etti.