Siyasette sadakatin ve inanmışlığın sembol isimlerinden biri olan Dr. Barbaros Bahçelioğlu, Vatan Partisi’nden İstanbul 3. Bölge adayı oldu. Parti politikalarını ve gelecek beklentilerini gazetemize anlatan Bahçelioğlu, partisinin durduğu yeri hiçbir zaman değiştirmediğinin altını ısrarla çizerek “Vatan Partisi, bugüne dek olduğu gibi bundan sonra da ABD piyonları ile yanyana gelmez. Hiçbir mevki, makam buna değmez” dedi.

Seçimden beklentileriniz nelerdir ?

Her seçim dönemi , toplumun sorunlarını çözmek için umutlandığı bir dönem olmalıdır. Ne yazık ki sistem, kendi ürettiği seçenekler dışında bir alternatif görmek istemiyor ve seçim anlamsız bir diktatörlük ortamına dönüşüyor. Bu seçimden beklentim , 70 yıllık Atlantik Süreci’nin dışına çıkmayı öneren tek parti olan VATAN PARTİSİ‘nin güçlenmesidir. Türkiye’nin ihtiyacı budur.

Soru : -Cumhur İttifakı’na yakınlık konusu ve HÜDAPAR hakkındaki görüşünüz nedir?

Vatan Partisi, Cumhur İttifakı’na hiç yaklaşmadı. 2014 yılından başlayarak AK Parti, tavır değiştirdi. PKK ile açılımdan , Fetö ile ortaklıktan , Büyük Ortadoğu Eşbaşkanlığı’ndan uzaklaşarak Vatan Partisi çizgisine yaklaştı. MHP de AK Parti’yi destekledi. Vatan Partisi,  MHP gibi, destek olmayı değil birlikte yönetmeyi, seçimden önce yeni bir hükümet mimarisi kurmayı önerdi. Böylece Cumhur İttifakı, gerçekten ‘Milli ve Yerli’ bir politika ile seçimi rakipsiz kazanacaktı. Türkiye’mizi Avrasya‘nın yıldızı yapacak bir devrimci politikaydı önerimiz. Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Sayın Bahçeli, bu politikayı kabul etme cesareti yerine, ABD ve NATO korkusuna teslim olmayı seçti. Finlandiya’nın NATO’ya katılımını meclisteki tüm partiler onayladı. Oylamaya katılmayan Amerikan TİP‘i dahil. HÜDAPAR , sadece Hizbullah denen ajan örgütünün yasal kolu olarak değil, parti programındaki Türk Milleti düşmanı , Şeyh Said ve Seyid Rıza savunucusu, Cumhuriyet ve Atatürk  karşıtlığıyla temellenmiş bölücülük sebebiyle HDP yani PKK‘nın simetriği olarak kapatılması gereken bir partidir. Cumhuriyet karşıtlığı ve bölücülük Anayasa’ya göre kapatma sebebidir. O sebeple, son tahlilde ABD ve İsrail’in bölücü planlarının piyonu olan HDP’den farklı değildir. Vatan Partisi, bugüne dek olduğu gibi bundan sonra da ABD piyonları ile yanyana gelmez. Hiçbir mevki, makam buna değmez.

Soru : 100000 imzayı tamamlayamadınız. Bunu neye bağlıyorsunuz?

Sayın Genel Başkanımız Dr. Doğu Perinçek, fikirleri tüm dünya tarafından takip edilen bir siyaset adamı ve devrimcidir. Bu topraklarda ender yetişen bir Vatan Fedaisi olarak önce Türkiye’ye takiben tüm dünya mazlum uluslarına önderlik konumundadır. Ayrıntısı bu sohbete sığmaz ama Çin, Rusya, İran, Suriye ve ABD’nin ilgi odağıdır. Kimine göre dost kimine göre düşman sayılarak! Sistem dışı bir siyasetçi olarak, sonuç bu konjonktürde normal sayılabilir. Nesnel durum , mümkün olan en az sayıda adayı dayattı. Partimizin de eksikleri vardır hatta çoktur bu sonuç açısından. İmza vereceğini süreç başlamadan önce bize ileten pekçok kişi ve kuruluş bu süreçte doğrudan ve dolaylı baskılandı. Sistem, seçmeni sadece  iki karşıt duvar arasına sıkıştırmak ve kendi sürdürülebilirliğini garantilemek istiyor. Vatan Partisi; ne BİDEN ‘in 6’lı masası ve onun adayı Kılıçdaroğlu ile,ne de ABD’den korkup tavizler veren Cumhur İttifakı ve adayı Erdoğan‘la bir geleceğe oy vermeyecek.

4-Bireysel olarak kendinizi yakın hissettiğiniz bir ittifak var mı?

Bu düzene karşı bir insan olarak , kendimi sadece Atatürk Devrimciliği’ne gönülden bağlı  biri olarak tanımlarım. O sebeple , bu tavrımı korkusuzca ortaya koyabildiğim tek  ittifak, kurulacak bir TÜRKİYE İTTİFAKI olabilir. Şöyle bir bakınca, benim gibi birini, Ergenekon kumpasçılarını, Sadullah Ergin’leri, Babacanları, Davutoğlu’nu ve bilumum Atatürk düşmanlarını kucaklayan ittifak da , Hüdapar ‘ı sarıp sarmalayan ittifak da zaten sindiremez. Ben Vatan Partisi dışında hiçbir  siyasi otorite tanımam.

5- Seçime Cumhurbaşkanı adayınız olmadan girmek motivasyonunuzu  düşürdü mü?

Vatan Partisi; 7 ateşten geçmiş  Partidir. Darbelere, zulümlere göğüs germiş birkimli bir kadroya sahiptir. Türk Gençliği’ni etkileme ve önderlik etme yeteneği var. Bir çatışmada yenilince savaşı kaybetmiş olmazsınız, tersine zaferi kazanmak için daha azimli olmalısınız. Atatürk gibi yapacağız. Askeri bir sonraki cephe hattında savaşa sokacak liderlik Vatan Partisi’nde mevcut. Karamsarlık bize uzaktır , devrimciler iyimser olur.

6-Bu seçim için başarı kriteriniz nedir?

Öncelikle Emperyalist sisteme seçenek olabilen bir parti yaratmak  başarıdır. Devlet yardımı almadan, kendi üyelerimizin fedakarlığı ile giriyoruz seçime. Devletimiz, Mehmetçik’e kurşun atana 540 milyon lira katkı veriyor. Anayasa Mahkemesi buna cevaz veriyor, Kabine ve Maliye Bakanı bu parayı veriyor , hepsi sorumludur. Hedefimiz yüzde 7 barajını aşmak. Unutmayalım ki, 15 Mayıs ve sonrasında da yaşam devam edecek , Vatan Partisi de o yaşamda varlığıyla umut olmaya devam edecek. Bakınız , 15 Temmuz’da kararlı duruşuyla orduyu göreve çağıran , Hükümet’i direnmeye çağıran bir partiyiz. AK Parti ve düzen siyasetçileri teslim olmak üzereydi. Tarihi değiştirdik. Sözde Ermeni Soykırım tasarısı konusunda Emperyalizmin sırtını yere yapıştırdık. Destek yerine köstek olan Hükümet’e rağmen. Ergenekon Kumpaslarında , Silivri Duvarlarını , barikatları yıkarak Türk Ordusunu esaretten kurtardık. Fetö darbesi de bu sayede bastırıldı. Saymakla bitmez partimizin başarıları.

7-Ekonomi?

Türkiye 80 ‘li yılların başından beri uyguladığı , Dünya ekonomisi ile bütünleşme programı ile diğer adıyla ÖZAL EKONOMİSİ ile bugün ki hale düştü. Buradan bir ÜRETİM DEVRİMİ ile çıkabilir.Başka bir yol yok. Her 2 ittifak da, çözümü sıcak para ve borçlanma ile çözmeyi vaadediyor. Biri ABD’den diğeri Londra’dan borç buluyor ki bunlar komik ve çözümsüz. Zaten böyle battık. Temel sorunları; enerji ve plansızlık olan ekonomi, ucuz enerji ve üretim planı ile kurtulur. Devletin tasarruf yapması,  bu tasarrufu yatırıma ve istihdama yönlendirmesi, dış piyasalara aktarılan paranın denetlenmesi ve en önemlisi tarımda teşviklerin katlanarak artması ile sorun çözülür. Ama Batı’ya bağlı polıtikalarla bu hayaldir. O yüzden Üretim Devrimi diyoruz. Devrimin altını çiziyoruz.

8-Aday listeleriniz hakkında düşünceleriniz nelerdir?

Adaylıklar İl Merkezlerimizce yapılan yoklamalar sonucu oluşturulup Genel Merkeze sunuldu ve çok küçük müdahaleler dışında bu bildirimlerle belirlendi. Emekçi ve Gençlik ağırlıklı olmasına dikkat edildi ancak milli tüm sınıfların temsili sağlandı. Sanırım başka bir listede Apartman Görevlisi Milletvekili Adayımız İbrahim Sevilmiş gibi bir aday yoktur örneğin..