Son günlerde iflas ertelemenin KHK ile yasaklandığı için konkordato ilanları başladı.

Alacaklılarla yapılan anlaşma ismi olan Konkordato ismi İtalyanca’dan geliyor. (Concordato).

Gaziantep Organize Sanayi’de de son günlerde Konkordato ilan ilen bazı firmalar oldu. Gaziantep Ticaret Odası da bu Konkordato denen, iflasın diğer ismi olan konu ile alakalı bir seminer düzenledi.

Gaziantep Organize Sanayi’de 950’ye yakın fabrika var. Bu firmalardan bazıları yaptıkları ithalat ve ihracat ile Türkiye’nin önemli 500 şirketi arasında yer alıyor.

Ekonominin sıkıntılı olduğu günümüzde Ticaret Odası’nın Konkordato ile ilgili seminer düzenlemesi çok ilginç geldi bana. Bu seminerde konkordato ile ilgili bilgi verilecek firma sahiplerine. Hangi koşullarda konkordato ilan edilir, nasıl olur vs. diye. Gerekçe olarak da firmaların bu konu ile alakalı yeterli bilgiye sahip olmaması söyleniyor.

Türkçemizde “Delinin aklına taş düşürmek” diye bir deyim var.

Ekonomik sıkıntıdan kurtulmak için çözüm arayan firmaların konkordato ile bilgi alıp tek tek bu ilanı yapmaları aslında sadece Ekonomik sıkıntıyı büyütmekten başka bir işe yaramaz. Hele hele Gaziantep gibi ekonomisi, yatırımcı ve iş adamı ile şekillenen bir şehirde böyle bir seminer düzenlemek abesle iştigal gibi oldu.

Zira koca firmaların Konkordato ile ilgili bilgileri yoksa ve bu konuda Ticaret Odası bilgilendirme yapma hissediyorsa dünyaya mal satan bu firmaların hiçbir şeyden haberleri yok manasına gelir.

Konkordato aslında alacaklılarla yapılan bir anlaşma manasına geliyor. Yani ödeme sıkıntısı yaşayan firmaların alacaklılarla yaptıkları düzenleme.

Ticaret Odası keşke böyle bir bilgilendirme semineri yerine İhracat nasıl yapılır, Bankalardan düşük faiz anlaşması nasıl yaparız, Gaziantep’teki işadamlarını ve yatırımcıları nasıl bu darboğazdan kurtarırız diye bir seminer düzenleseydi çok daha manalı ve anlamlı olurdu. Gaziantep Triko ve Çorapçılar Odası’na kayıtlı 3.000’i aşkın firma var. Bu firmaların hem marka hem ihracat sorunları bulunuyor. Yani yeni Pazar arayışları var. İnşaat sektörü aşırı zamlardan dolayı bitme noktasında. Ayakkabıcılık sektörü Suriyelilerden sonra zor günler yaşamaya başladı. Hem kalifiye eleman hem model hem de Pazar sorunları var. Gıda sektörü kan kaybetmeye hızla devam ediyor. Tüm bunları bir kenara bırakıp Konkordato semineri vermek kimin aklına geldi çok merak ediyorum.

Gaziantep Ticaret Odası’nın, Mali Müşavirler Odası’nın işine soyunması da ayrı bir tezat. Mali konu yani Konkordato ve iflas ile ilgili daha doğrusu şirket yönetimi ile ilgili yasa ve kanunları en iyi inceleyen birim elbette Mali Müşavirler Odası.  Bu uzmanları da bırakıp Ticaret Odası’nın bu semineri verme düşüncesi her şeyden önce bu Odaya karşı etik bir davranış değil.

Bu konuyu Mustafa Kemal’in şu sözleri tam olarak daha iyi aydınlatıyor. “Tüketici yaşamak iyi değildir, Üretici olalım”.  Dileğim; Gaziantep Ticaret Odası’nın adına yakışır daha güzel projeler üretmesidir…