Papaz sonunda serbest…

Sonunun böyle olacağını söyleyenler zaten vardı.

Ama

Ajan olduğundan zerre şüphesi olmayanlar Amerika’ya efelenirken keyifliydi…

FETÖ’cü olduğundan emin olanlar ekranlarda çemkirirken toplumu etkiledi…

Terörist olduğu konusunda sağlam kanıt iddiaları çekiciydi…

‘Trump ayvayı yedi’ inanışı her ne kadar komik görünse de halkımızın büyük bir kısmını sarmayı başardı.

Mutlu olmak bizim de hakkımızdı tabi!

Hep onlar mı diklenecekti!

Sonunda sağlam kayaya çarpmışlardı!

Artık çektirme sırası bizdeydi!

FETÖ elebaşını teslim etmemenin bedelini ödeyeceklerdi!

Askerlerimizin başına geçirdikleri çuvalın karşılığını göreceklerdi!

Ülkemizi ve liderlerimizi küçümseyen fotoğraflar paylaşmanın cezasını ödeyeceklerdi!

Artık ülkemizi bataklıktan bataklığa sürükleyemeyeceklerdi!

Verdik mehteri…

Hem de verebileceğimiz en yüksek tonda!

Güzeldi!

Mutlu olduk!

Sevindik!

Asıl gündemden uzaklaştık!

Al kızı ver papazı derken oyun sırası karşıya geçti.

İleri iki adım bitti, şimdi bir geri…

Sakın başarısız oldu sanmayın.

Gereken görevi yerine getirdi.

En kötü şartlarda mutlu olmamıza yetti.

Amerika’ya kafa tutma hazzı bile yetmez mi?

Magazine Geeel…

Arda Turan’ı tanımayan kalmadı artık.

Futboldan zerrece anlamayanların, milli meselelerle meşgul olmayanların bile gündeminde…

Magazinle işi olmayanların bile ilgi alanında…

Oldukça karışık konu yani!

Her açıdan önemli!

Ama nedense magazin niteliği biraz daha ön plana çıkıyor.

Haber bültenleri dahi magazin havasına girince yapacak bir şey yok!

Tacizmiş, kavgaymış, hastaneymiş, silahmış hiç önemli değil.

İşlenen suçlar saymakla bitmiyor ama hala yakışıp yakışmadığı tartışılıyor.

Ayrıca bu ilk kavga gürültü de değil!

Dokunulmazlık gibi bir yetkisi mi var acaba!

Neden hala hakimden savcıdan bahseden yok?

Yoksa zengin olmak, sporcu olmak, milli olmak, yurt dışında oynamak falan ayrıcalık mı kazandırıyor insana?

Bence hiçbirisi değil.

Biz seviyoruz böyle muhabbetleri…

At, avrat, silah polemiklerine bayılıyoruz.

Sidik yarışları denk geldi mi kaçırmıyoruz.

Medya da istediğimizi sunuyor tabi…

Elbette yargı süreci işliyor ve istenen bir ceza var.

Sonucu ne olur, bilinmez…

Kanunlar herkes için nasıl işliyorsa Arda için de öyle işler mi?

Göreceğiz…

Suç Soytarıda mı?

Sayın Cumhurbaşkanı büyük laf etti yine…

Ekranlara çıkanların büyük ekseriyetine soytarı deyiverdi.

Bir süre sonra tartışıldıktan sonra tam kastını açıklayacaktır.

Yanlış anlaşılmaları düzeltecektir.

Ama ne kast ederse etsin bence soruna yanlış yerden yaklaşıyor.

İzletene değil izleyene bakmak gerekir.

Arz talep meselesi olduğu için talep çizgisinde ilerleyen medya dünyası talep edildiği taktirde çok daha seviyeli işler çıkarabilir.

Öncelikle ilgi alanlarımızın değişmesi gerekiyor gibi geliyor bana.

Bu arada, soytarı derken iktidar yalakası soytarıları da kastettiğini kesin ve net olarak belirtirse ülkemiz adına çok hayırlı bir adım olmaz mı?