Günümüzde bir çok şeye ulaşmak zorlayıcıdır. İyi bir eğitime sahip olup iş bulmak, nitelikli bir okulda okumak, iş veren için üstün niteliklere sahip çalışan bulmak yani her şeyin niteliklisini istiyoruz. Fakat bir alan var ki hepimizi yakinen ilgilendiren, bizler adına karar verme ve yönetme yetkilerimizi teslim ettiğimiz siyasiler. Seçime doğru ilerlerken bazı partilerin aday adayları da başvurularını yaptılar.

Çatalca CHP Meclis Üyesi Aday Adaylığı başvuru süresi bitti ve adaylar meydana çıktılar. Elbette ki her birimizin vatandaşlık hakkıdır, dileyen aday adayı olabilir. Fakat “öz farkındalık” diye çok değerli bir sözcük vardır, kısaca anlamı şudur; insanın kendi içine dönüp kendini değerlendirebilme becerisi yani kendini bilmesidir. Aday adaylığı başvurumu yapıyorum çünkü kendimdeki şu nitelikleri biliyorum, doğru kararlar verebilecek, oy vererek yönetimde söz söyleme yetkisini bana veren seçmenleri en iyi şekilde temsil edecek bilgiye ve özelliklere sahibim gibi bir değerlendirme yapabilmek demektir öz farkındalık. Zihniniz size ne fısıldıyor? İsmimin önüne gelecek bu sıfatla saygınlık kazanacağım, artık şu protokol denen yerde ben de olacağım veya firmam için meclis üyesi olmam fırsatları da getirecek, bazı kapıları açmak çok daha kolay olacak mı? Ya da asıl olması gereken aklımda çok iyi fikirlerim var, ilçeye değer katacağım, dürüstçe hiçbir kişisel çıkar gözetmeden hizmet etmek ve topluma faydalı olmak istiyorum mu diyor? Zihninize kulak verdiğinizde bakalım size ne diyecek.

Ancak üzülerek öz eleştirimi yapmadan geçemeyeceğim. Başvuruda bulunmuş olan aday adaylarının pek çoğu bahsetmiş olduğum bu kendini değerlendirme becerisine sahip olmasa gerek ki böylesi mühim bir göreve talip olmuşlar.

Ben bir seçmen olarak oy vereceğim kişilerin bir başarı hikayesi olsun isterim. Öz geçmiş dediğimiz şey sadece ad, soyad, medeni hali, eğitim durumdan ibaret olmamalı. Hayat felsefesi, başarı öyküsü bunlardan çok daha kıymetli bilgilerdir. Nasıl ki her şeyin niteliklisini istiyorsak, temsil yetkisini vereceğim kişilerin de niteliklisini isterim. Bu göreve gelerek nitelik kazanacak değil, becerileriyle hizmet edecek adaylar görmek isterim. Nitelikli ve niteliksiz aday adayları listesini buradan isim isim yazacak değilim. Gerçekçi bir bakış açısıyla kendine bakan adaylar muhakkak cevabını bulacaklardır.

Albert Einstein’in bir sözü vardır “cehalet ne güzel lan, her şeyi biliyorsun.” Ne kadar anlamlı ve manidar değil mi? Şunu da belirtmek isterim ki cehaletten kastım lisans diploması olmayan değil, yaşam, felsefe, siyasi görüşü ve bilgisi, hedefleri, ilkeleri, gözlemleyip değerlendirme gibi düşünsel faaliyetleri olmayanlardan bahsediyorum. Yetki isteyen adayların başvuru dosyalarının içinde hizmet etmeye niyetlendikleri ilçeler için hazırladıkları bir proje dosyası olsun. Gözlemledikleri eksiklerin çözümüne ve yapılmasını gerekli gördükleri fikirlerin sunulduğu bir dosyaları bulunsun. Aday oldukları vakit, seçmeni oy vermeye ikna edecek projeleri, fikirleri olmalıdır. Seçmen bilmelidir ki en iyi şekilde temsil edilecektir. Onun kızı bunun oğlu şunun bilmem nesi diye oy vermek kendinize ve ilçenize yaptığınız en büyük haksızlık olacaktır.

Şu süreçte dikkat çeken bir nokta da Çatalca CHP İlçe Başkanlığı’na başvuruda bulunan meclis üyesi aday adayları sayısının az olması. İlçe yönetimi bu durumla ilgili değerlendirmesini yaptı mı acaba? Neden bu kadar az sayıda başvuru yapılmış olabileceğinin sebebi üzerine düşündüler mi?

Henüz aday adayları başvuru süreci tamamlanmamış olan diğer siyasi partilerin de meclis üyesi aday adaylarını ve belediye başkanı aday adaylarını merakla bekliyorum. Bakalım onların aday adayları benim yorumumda hangi kategoride yerini alacak. Nitelikliler mi niteliksizler mi?