Körebe oyununu bilmeyen yoktur. İki şekilde oynanır. Biri masumcadır çocuklardan birinin gözlerine bir bez bağlanır çevresinde gezinen arkadaşlarını yakalaması istenir. Arkadaşları da hafifçe ona dokunarak yerlerini belli ederler. Kim yakalanırsa o ebe olur.

İkincisi hiç de masum değildir. Büyükler oynar. Biri bir neden dolayı ebe olmuşsa vay haline. Genellikle de grup içinde en zayıf, güçsüz, ezik, başına bir hal gelmesinden şikâyetçi olamayacak, onurunun kırılmasında kimsenin fazlaca umursamayacağı, güçlülerin eğlenebileceği kişilerden seçilen ebenin gözleri bağlanır.

O da güçlülerin ittifakıyla hile ile ebe yapılmıştır. Ebe olanlar da başına ne geleceğini bilirler. Ama yine o topluluğun veya grubun bir parçası gibi hissettiklerin den midir, yada öyle olmak istediklerinden midir, güçlü hilebazların safımda görüntü vermek küçük egolarına iyi geldiği için mi bu rezil onuna katılırlar? Ona siz karar verin.

Artık gözleri bağlı olana her türlü şiddet ve rezilliği şakaymış gibi yapabilirsiniz. İnsafınıza kalmış! Hiç tahmin edemediği sinsice planlanmış sert bir tokat mı dersin, hileli seslerle bir çukura yuvarlamak mı dersin, duvarlara kafa attırmak mı dersin, bir kolana ve direğe pislik sürüp onu yakalatmak mı dersin aklanınıza gelebilen her türlü fanteziyi uygulayabilirsiniz. Güya amaç eğlenmek tir. Eskilerde TV lerin, İnternetlerin olmadığı köy, kasaba odalarında oynanan “körebe” oyunu şimdi bulvarlara, caddelere, sokaklara, okullara, üniversitelere, fabrikalara, tarlalara AVMlere ve bilcümle hayatımıza taştı.

Farkında mısınız? Bakıyoruz göremiyoruz. Duyuyoruz anlamıyoruz, canımız acıyor içimize atıyoruz. Aç, işsiz güçsüz kalıyoruz, iş ve kadın cinayetleri, yağma, talan, rüşvet, iltimas ne ararsan var. Kasabın bıçağını yalayan kurbana döndük. Gelen vuruyor, giden vuruyor ama gözlerimizdeki perde inmiyor bir türlü! Diyor ki efendimiz; kim ki benim sözümün üstüne söz, gözünün üstünde kaş , gururlanma padişahım senden büyük Allah var diyenler; terörist, darbeci ilan edile, kafaları tiz getirile, kelle getirene 100 akçe verile hak hukuk sorulmaya. (KHK 696)

Yıl 2018 e girerken hiç kimseye yeni yıla ilişkin kutlama, iyi dilek, sevgi aşk meşk dilemek gelmiyor içimden. Sadece gözlerimdeki körebe bağını nasıl indiririm diye çırpınıyorum. Bu kadar aklımla alay edilmesine, kulaklarımın sağır edilmesine, bu kadar açık göze parmak sokulmasına dayanamıyorum. Hak ve adalet için, eşit ve özgür bir gelecek için, barış ve kardeşliğimiz için zindanlarda onurla direnen ve gözlerindeki körebe bağlarını parçalamış olanların yeni yılını kutlar, mücadelelerini en sıcak duygularla selamlarım.