Çatalca Belediyesi’ne önceki hafta yapılan araç hibeleri ilçeye hayırlı olsun. Yapılacak olan hizmetlere de vesile olsun. Perşembe Günü halk pazarının kurulduğu gün, Cumhuriyet Meydanı’nda davul zurna ve halk oyunları gösterileriyle bayram havasında araçlar Çatalca Belediyesi’ne teslim edildi. ‘Çatalca Belediyesine son 50 yılın hizmet aracı olarak en büyük hibesi’ başlığıyla bilgiler kamuoyuna servis edildi. Teslim edilen araçlar İSKİ ve İBB’de daha önce kullanılmış, bakımları yapılıp Çatalca Belediyesi’ne teslim edilmiş, sıfır yani yeni ayarında (İSKİ ve İETT Genel Müdürleri söyledi)araçlar. Malumunuz uzun yıllardır İstanbul Bölgesi ve Çatalca’da gazetecilik mesleğini yapmaya çaba gösteriyorum. Şöyle bir geçmişe gidip hafızamı tazeleyince yanlış hatırlamıyorsam 1999 yılların da İsmail İp’in Çatalca Belediye Başkanlığı yaptığı dönemlerde revizyona girip sıfır ayarına getirilenler değil daha fabrikadan yeni çıkmış 10 adet civarı binek araç hiçbir bedel ödenmeden hizmet aracı olarak (hibe yoluyla) Çatalca Belediyesi envanterine geçmişti. Bu araçların bazıları halen belediye tarafından kullanılıyor. Yine o dönemler Belde Belediyesi olan Hadımköy’den otobüs hibeleri Çatalca Belediyesi’ne yapılmıştı. Hadımköy’den hibe edilen araçlarda bu gün bayram havasında kutlamalarla hibe edilen araçlar gibi revizyon edilip Çatalca Belediyesi’ne teslim edilmişti. Hadımköy’den hibe edilen araçların şu an durumunu soracak olursanız Belediye’nin araç hurdalığında kaderine terk edilmiş şekilde duruyor. Umarım bu gün İBB’den gelen araçlarında sonu bu hurdalık olmaz. Demem o ki bugün yapılan hibeler ilçemize hayırlı olsun ama abartılacak bir durum yok. Yarın bu araçları da belediyenin hurdalığında görmeyelim yeter. Araçları Çatalca Belediyesi’ne hibe edenlere teşekkür ediyorum. Umarım dediğiniz gibi sıfır ayarındadır da bakım ve onarımlarıyla zaten kısıtlı bütçesi olan belediyemizin ocağına incir ağacı dikmez, bakım masraflarıyla astarı yüzünü geçmez. Cem Kara döneminde ise Çatalca Belediyesi’ni denetleyen müfettişlerden birinin hazırladığı raporun Çatalca Belediye Meclisi’nde okunduğu günü hatırlıyorum. O raporda, belediyenin araç bakım onarım masraflarına fazla bütçe aktardığını o nedenle Çatalca Belediyesi’nin araç kiralama yoluyla hizmetlerini gerçekleştirmesi gerektiği tavsiye ediliyordu. Zaten o tarihten sonra da Çatalca Belediyesi hizmetlerin aksamaması ve maliyeti düşürmek için araç kiralamalara gitmişti. Şimdi yıl sonunda hepimiz göreceğiz araç kiralamalar da maliyet düştü mü, araç bakım onarımlarına ne kadar ödenek harcandı. Belediye Başkanı Sayın Mesut Üner’de bu iki karşılaştırmayı yaptıktan sonra gerekli tedbirleri alacaktır. Tabi belediye başkanlığının okulu yok. Ancak deneme yanılma ile tecrübe edilecek bir önceki dönemde yapılan çalışmalar doğru analiz edilerek yol haritası çizilecektir. Hibe edilen araçların ilçemize hayırlı olmasını diliyorum fakat gönül isterdi ki daha kaliteli hizmet için sıfır araç alıp verselerdi ne diyelim buna da şükür. Çatalca Belediyesiyle devam ederken belediyenin Facebook’ta ki sosyal medya hesabına lütfen birileri el atsın. Ben sorumlu arkadaşlara sözlü olarak düşüncelerimi aktardım ama ilgilenen olmadı. Ana sayfa fotoğrafında rüzgar türbinlerinin fotoğrafı üzerinde Çatalca Belediye Başkanı Sayın Mesut Üner’in fotoğrafı… Çatalca’nın birçok değeri var. Denizi var, yeşili var, ormanı var, tarihi su kemerleri, surları, İnceğiz Mağaraları, Erguvan Ağacı var. Daha sayacağım birçok değer var, rüzgar türbinleri Çatalca’nın bir değeri değil bir firmanın enerji üretmek için kurduğu bir sistemdir. Yaratıcı bir bakış açınız yoksa da bir firmanın ürününü koyacağınıza Çatalca’nın kuşbakışı fotoğrafını koysaydınız. Rüzgar türbinleri nedir? Başkan Mesut Üner o sayfada ilk bakışta Belediye Başkanı gibi değil, rüzgar gülleri firmasının sahibi, enerji sektöründe bir iş adamı gibi duruyor. Yapay rüzgar türbinleri yerine Çatalca’yı temsil eden bence başka bir şey tercih edilmeli, benim önerim bu yönde tabi takdir sayfa yöneticilerinde…
İSTANBUL’UN SU KAYNAKLARI
Yazımı bitirmeden önce İstanbul’un su kaynaklarının bir şekilde kirletildiğini söylemek istiyorum. İSKİ Çatalca, Ormanlı Mahallesi’nde çeltik ekimini zirai ilaçlar kullanıldığı ve su kaynaklarını kirlettiği gerekçesiyle istimlak etmiş ve halkın parasını da ödemiş. Ancak istimlak edilen bu arazilerde birileri tarafından halen çeltik ekimi yapılıyor. İSKİ tarafından ağaçlandırılan bölgelerde dahi çeltik ekiminin yapıldığı iddiaları ulaşıyor. Aslında konu çok ciddi. İl Gıda ve Hayvancılık Müdürlüğü’nün bu konu ile ilgili yazıları var. İSKİ’nin bir yazısına göre ise çeltik ekiminde kullanılan zirai ot öldürücü ilaçların toksit özellikte olup su ve toprak kirliliğine neden olduğuna da vurgu yapılıyor. Peki çözüm nedir? Toprakları istimlak edip çeltik ekimine son vermek yerine neden ekolojik tarım ile ilgili halk bilgilendirilip bu alanda halkı teşvik etmek tercih edilmedi. Zarar veriyor diye üretimi yok etmek işin kolay yoludur, zarar verilmeden nasıl yapılmalı yönünde araştırma yapmak ve o yönde çalışma gerçekleştirmek doğru olmaz mıydı? Hadi bunu yapmadınız istimlak edilen arazilerde ekimler ve zirai ilaç kullanımı denetleniyor mu? İSKİ bu konuda görevini yeterince yapıyor mu? Araştırma haberimizle ilgili detayları önümüzdeki günlerde kamuoyuna aktarma devam edeceğiz. İstanbul’un su kaynakları ne kadar sağlıklı korunup denetleniyor.